27 Şubat 2012

Türküler Yanmaz

Etiketler:

Sen Benden Gittin Gideli

Etiketler:

Ayrılık Kolay mı

Etiketler:

Geçer Aylar

Etiketler:

24 Şubat 2012

Lâ.!

20 Şubat 2012

19 Şubat 2012

Allah'ım.. .

13 Şubat 2012

Farkinda misin?

Hayatta sadece siyah renk yoktur.

Tamam, aci ve uzuntu icinde sancidigin olmustur.

Uzuldugun, umutlarinin kirildigi zamanlardan bahsediyoru.

Zaten dunya cennetten bir kose olsaydi, dogdugumuzda aglamazdik degil mi :)

Himmm...

Ne diyorduk :)

Tamam, siyah diyorduk.

Peki ya kirmiziya ne oldu.?

Peki ya yesile.?

Maviye.?

Sariya.?

Siyah korku ve karanlik demekse.!

Mavi umut ve deni.

Sari gunes ve huzur.

Kirmizi........?

Kalp ve sevgi.

Yesil cicek ve ozlem.

Evet.!

Bak, baska renkler de var hayatta.

Biz gormuyoruz belki.

Ama var iste, var.

Hayat, sadece siyahtan ibaret degildiiiiiir.

Ve.

Gulumse.!

Hayat fotografini cekiyormus gibiiiiiiiiii.!

Peyniiiiiiiir :)

Hayata bir poz ver ;)

12 Şubat 2012

Ruyalar kadar guzelsin.

Ne kadar zarif bir iltifat.

Oyle ya...!

Guzellik gozlen degil,

kalp ile tarif olunmali.
Sadaka, bazen insanin ayagina kadar gelir.

Hani; siz aramaz, gormezsiniz.!

Size, uzanan bir eli.

Ama, oyle bir karsiniza cikar ki, ihtiyac sahibi.

Siz: "Keske cebimde biraz para olsaydi da verebilseydim." dersiniz.

Ve, biraz olsaydi kelimesi, oyle buyur ki kalbinizde.

Allah, size, ihtiyacinizdan fazlasini bile vermistir zaten.

Ve kader, kazayi bulur.

Merhamet, hem size dokunur, hem de gonlu gam yuklu bir fakire.

Hayat, hic ummadiginiz bir zamanda, hic ummadiginiz bir yerde, sizi sasirtabilir.

Umidinizi yitirmeyin.!

Sabredin.
Yalanci bahar dedikleri bu olsa gerek.

Once, her sey gulluk gulistanlik.

Sicak, sicacik.

Firindan yeni cikmis bir simit tadinda hayat.

Sonra, karanlik bastiriyor.

Aksam oluyor, gece cokuyor.

Ayaz iniyor daglardan asagiya.

Soguk, cok soguk.

10 Şubat 2012

Icimi dokuyorum. Yazdiklarim, ihtiyac duymadiklarim.

Bu isi, yazi icat olunmadan once de yapiyorlarmis.

Magaralara cicek bocek resmi ciziyorlarmis.!

Biz de fotograf cekip ekliyoruz.

Devir, teknoloji devri ne de olsa.

Peyniiiiir :)

9 Şubat 2012

Bizim kusagin unutamadigi unutamayacagi bir sarki, bu karli kis gunu anisina; hatirlayalim bakalim :)

Kac yil oldu saymadim
Koyden goceli
Mevsimler geldi gecti
Gorusmeyeli

Hic haber gondermedin
O gunden beri
Yoksa bana kustun mu
Unuttun mu beni

Dun yine seni andim
gozlerim doldu
O tatli gunlerimiz
Bir ani oldu

Ayrilik geldi basa
Katlanmak gerek
Seni cok cok ozledim
Arkadasim essek

Arkadasim es
Arkadasim sek
Arkadasim essek

...diye devam ediyor :)

Baris Manco
Yine karli bir Karabuk sabahindan, gunaydin efendim.

Hayatin yollari buzluysa, biz de onu mis gibi tuzlariz.

* * *

Bu karli ve dondurucu sogukta insanlar hala civil civil.

Demek ki hayat, yasamaya deger.

Bunu en iyi anlayan, hastane koselerinde omru alti ay bicilmis hastalar anliyor olmali.

Hadi.!

Hayatin bize verdiklerine karsi, kormus gibi nankor olmayalim.

Aldiklari, sadakamiz olsun...!

Comertligimiz uzerimizde bugun.

O'nun Adı Ecrin Zülal


Amcamların
ikinci kerimesi
ve ailenin üçüncü çocuğu,
Ecrin Zülal :)

Bismillah.!

Duâ bekleriz.

8 Şubat 2012

Tekamul, tahammulsuz olmaz.!

Tahammul gosterdikce, tekamul yolunda olgunlasir ve yukselirsin.

Kendini Sev

@ Adsiz

Kalbimden gelen ses diyor ki, Adsiz seni dusunuyor, iyi olup olmadigini merak ediyor!

Ben de, ona dedim ki: Haklisin, ona sesimi duyurayim. Merak edip uzulmesin, onu unuttugumu sanmasin.

Adsiz, ben cok ama cok sevdigim kimi insanlari, simdi yanimda bulamiyorum.

Bazen dusunuyorum, demek ki ben kotu kalpli bir insanmisim.

Veya; bos, ise yaramaz, hatta bencil, dusuncesiz, anlayissiz birisiymisim.

Hayat ne kadar adaletsiz!

Oysa ben yureginde cicekler acan bir kimse sanirdim kendimi.

Sanmak ne kelime, oyleyim!

Mesele inanmak olsa gerek.

Insan her neye inaniyorsa, iste o inancin kulu kolesi oluveriyor.

Benim iyi birisi oldugunu dusunen bir kimse, o inancla amel edip beni seviyor.

Sonra, yanildigini fark ediyor. Benim kotu birisi oldugumu dusunup, oyle davraniyor.

Aslinda, ben sen meselesi degil bu: hepimiz oylemiyiz acaba!

Emin degilim.!

Ancak, emin oldugum bir sey var: Ben her seye ragmen, beni kotu olmakla yargilayanlara ragmen, beni sevmeyenlere ragmen, beni yanlis yapmakla suclayanlara ragmen ben kendimi seviyorum.

Bunu niye anlatiyorum sana.?

Birileri hakkimizda olumsuz dusunuyor diye, biz de onlar gibi dusunmeye baslarsak, kendimize haksizlik yapmis oluruz!

Her seye ragmen, guzel mi guzel bir cicek oldugumuzu dusunmekten vazgecmeyelim.

Seytanin ve nefsinin elinde seytanlasmis olan kimselerin bize soylediklerine inanmayalim.

Seytan, daima bizi uzmek kirmak ve Allah'a karsi isyankar olmamizi ister.

Bunun icin de, aklimizin kalbimizin icine girerek bizimle oynar.

Bunu basaramadiginda ise, cevremizdeki insanlar ile bize zarar vermeye calisir.

Iste, bu en savunmasiz halimizdir.....!

Yakin bir arkadasimiz kalbimizi kirar, biz bunu seytandan degil de, sevdigimiz arkadastan biliriz.

Oysa, o kimse, suursuz bir halde iken, seytanin maskarasi olmus, kalbine seytanin dusurdugu kotu sozleri, bize soylemistir.

Goruyorsun ya.!

Seytan nerelerden hucum ediyor.

Iste bu nazarla, cevremizden bize gelen akil mantik vicdan disi elstirilere itibar etmemeli, uzulup incinmemeliyiz.

Pek cok kimse, iste bu tuzaga dusmekte, ve iyilik guzellik yolundan sapmaktalardir.

GuZel bakan guzel gorur, guzel goren hayatindan lezzet alir.

Biz de, bize dikte edildigi gibi hayata cirkin bakmaya baslarsak, iste o zaman seytan amacina ulasmis demektir.

Adsiz, her kim guzeldir, seytan ona guc yetiremez.

Her kim sabirlidir, seytan ondan usanir.

Cunku seytan, acelecidir..!

Ve kendi beceremedigi isi, cevremizdeki zayif gonullu kimselerin aklini celerek isini baskalarina yaptirir.

Boyle bir tuzaga dusmemek lazim.

Ikinci bir tuzak da, kisinin kendisini toz pembe ter temiz gormesidir.

Bu ilkinden, daha fenadir. Ve tehlikelidir.

Elbet bizler de nur sacan bir gunes degiliz.

Hatalarimiz, yanlislarimiz, gunahlarimiz vardir.

Hani derler ya; havf ve reca diye!

Korku ve umit arasinda olursak, iki kanatli bir kelebek haline gelebiliriz insa Allah.

Ne kendimize haksizlik edip kendimizi asagilik gorelim, ne de bulutlarin uzerine cikip kendimizden gecelim.

Oyle iste :)

Rabbim merhamet etsin bize.

Amin, amin, amin.

7 Şubat 2012

Cografya, cografya, o la la :)

Mutlulugun bir anahtari varsa, o da gulmektir derim.

Bazen, inadina ;)

Bana esmeyi anlat.!?

Anlat ki cozulsun dilim,
Ben ruzgarim demeliyim.
Ruzgarligi anlat bana,
Senin gibi esmeliyim.!

***

Bu sozler bir sarkiya ait, hani Leman Sam soyluyordu ya; iste o.

Yillar yili hep dilimdedir sozler.

***

Bu sabah erken kalktigim icin olacak; oyle yorgunum ki. Gozlerimde hafif yanma var. Basim agriyor. Bunlar uyku alametleri :) tabi, uyuyabilsem bi.!

Hih, gozlerim kapaniyor galiba.

Guzel bir gundu, calismalarim olanca hiziyla suruyor. Tarihten sonra, cografyaya baladim. Bu ay da cografya agirlikli calisma programi hazirladim kendime.

Her sey cok guzel, ben bu azim bu kararlilikla kesin Turkiye birincisi olurum artik :)

Rabbim hayr eyleye.!

Elhamdulillah.

6 Şubat 2012

Allah bize yeter.

Sozlerin Kuran'dan bir ayet gibi isledi yuregime, oyle ki, merhamet dilenen sendin belki ama, oyle guzel konusuyordun ki, merhameti ben buluyordum, merhamet icin geldigin kapiya, merhamet oluyordun.

Peki, korkma, biraz daha.!

Sen gonul rizanla gidebilirsin, hayallerine kavusabilirsin demedikce, diyemedikce; seni birakip gitmem.

Sen de, guclu olmasini ogreneceksin.! Beraber gulecegiz, Allah'a kul olmanin mutlulugunu beraber kesfedecegiz.

Hasbunallah, Allah bize yeter demek ne demektir anlayacagiz.

Oldu mu?

Biliyorum, buyuyecek fidanlar var :) Korkma..!

Allah kulunu oyle cok severmis ki, her istegini yerine getirirmis. Cennetini isteyene cennetin, cehennemini isteyene de cehennemin kapilarini acarmis :)

Goruyorsun ya, her sey kulun aklinda kalbinde baslayip bitiyor aslinda. Tabii istemek de yetmiyor ama. Istemek iman demektir, tatbikat ve eylem ise ibadet.

Kiminin ibadeti icki kumar zina iken, kiminin ibadeti de namaz niyaz Kuran'dir.

Goruyorsun ya, gunahlar bile bir ibadettir :)

Rabbim bize onun rizasi istikametinde yasamayi nasip eylesin insa Allah.

Gitmiyorum Adsiz, gidemiyorum, cunku mahserde yakama yapisip bana niye O'nu anlatmadin demenden korkuyorum diyemem ama, utaniyorum.

Hakikat karsisinda kainatin bile bir toz zerresi kadar degeri hukmu yoktur. Nerdeee kaldi KPSS :)

Korkma, korkma.!

Tamam mi..?

Ama, biraz daha tabii :)

Kendi ayaklarin uzerinde durmaya cesaret edene kadar; yalniz basina kaldiginda, kalbinle konusmasini ogrenene kadar; marifetin baskasinda degil, sende oldugunu bilene kadar; muhabbetin seninle baslayip seninle bittigini gorene kadar.

Kun fe yekun, denildiginde! Kalbin atmaya baslamisti, iste bu sesi her nefesinde duyana kadar.

Korkma.!

Neydi sabır?


Nûr-u aynım, iki gözüm, bildin mi neydi sabır?

Ya neydi kirpiğinin kıvrığına tutulup kalan burukluk. Hani neydi nesre çevrilemeyen söz. Neydi bilgiye adanmış ayazların derununu dolduran acı.

Sabır bir aydınlık, sabır bir teselli... Büyük sahraya yağmur, istiridyeye inci... Sabır göz pınarlarını kurutan ferahlık; sabır hüzünler kulübesinin ışığı... Eyyub ile Yakub, Derviş ile Sultan...

Nûr-u aynım, iki gözüm bildin mi neydi sabır?

Haşre dek yokluğa hüküm giymiş bir güzelin kadehindeki iksir miydi; son gezginin gözyaşlarıyla suladığı bir çiçek mi, ıssız harabelerin eşiğinde ıstırabı emerek büyümüş nazenin bir kelebek mi?

Karlı caddelerin kıyısında açmış ayın ondördü zambaklar bilir sabrı, Nûr-u aynım, altın şehirlere uçan ebabiller bilir. Sadık rüyalarda bir gemi Ağrı dağına çıkar sabırla ve yaralı süvariler geçer kehkeşanlardan darüşşifalara doğru. Serazad türküsüyle hercai bir bülbül konar Kitab'ın son sayfasına, sabrı şeydalanır seherler ve sabahlar boyu Nûr-u aynım, sabrı şeydalanır.

Sabır bir hazine ki... Yılanlar bekler gerçek!... Bir hazine ki...Tek miskali Yusuf'lar satın alır... Bir hazine ki... Beşiği ab-ı hayat sukunetiyle süslenen bebekler büyür hendesesinde Nûr-u aynım ve tahammül renkli güzellikler yansır eşyaya bakışlarından.

Bir hikaye anlat bana sabra dair, Nûr-u aynım, bir hikaye anlat; gerçek olsun. Kalbinin rengi damlarken hani, çekik gözlü nakışlar vuruldu sevinçleri, onu anlat. Yanağına düşen her güneş damlası yeni mağlubiyetler asardı boynuna ve eksik olan şey hep bir adım önde giderdi hani, onu anlat.

Kafesi taşlara çalıp içindekini salıvermediğinden mi Nûr-u aynım, yoksa bir derya mavisinde buruk bir toprak kokusuna dalıvermediğinden mi, bir imtihan içre iplik iplik bağlanmışsın şah yüreğine ve kirkitler erişlere vuruyor, argıçlar kirişlere...

Sabır bir kilim oluyor Nûr-u aynım, kilimi anlat... Sabrı bildin mi Nûr-u aynım, bildin mi sabrı? Hani yağmur çamur okula gidip de tipi boran kapıda bekleyen var ya!... Hani masumiyeti kandehar tepelerinden boşluğa bir şahin gibi süzülen beyaz kuğu... Sonsuz köşeli dayatmalarda hani zamanı biriktiren nazenin yasemen varya!...

Hani nisan dallarında vurulup kanı akmayan kanarya?... Helvaya durdu korukları, acımsılık lezzet oluyor dimağlarında. Onlar ki, soluk almadan bekleyişlerin sırrını öğrendiler kalpleri henüz durmadan ve bulamayacakları çağrelere adreslenmiş mektubların, açılacak kapılara gizlenmiş umutların sırrına erdiler; adı sabırdı!...

İsteksiz gülüşler serpildi kanayan yaralara Nûr-u aynım, sabır adına bilinçsiz köşelere asılan afişler kirlendi, yolların üstüne uzaklar düştü, hep uzaklar... Karşılıksız sevmelerin şarkısı eski plaklarda kaldı iki gözüm ve bir gece daha sancıdı yıldızlar, bir gece daha... Şimdi geceler en ince yerinden bölünmede Nûr-u aynım, şehir bir denize doğru ağlamakta.

Bildin mi sabrı Nûr-u aynım, neydi sabır?

Sabır adına ve umut adına... Kol kanat edinip umutları, bereketli baharlara bir koşu başlar mı acep? Mum gibi eriyen ve mum rengince üzülenlerin; yandıkça ağalayan ve göz yaşlarınca yananların can ipliklerinde dumanı tütmez alevler parıldıyor, aydınlıklar tel tel yüzlerine vuruyor. Mutsuzluğun beslediği uzak arzular değil oysa umutsuzluk...

Ve yakınlarda, çok yakınlarda bir sabır heykelinin eli değiyor eline.

Zirvede bir imtihan var Nûr-u aynım..

Zirvede bir imtihan var…

İskender Pala

5 Şubat 2012

İyimser Bir Gül


Uyandım, seni düşündüm
Birdenbire duvar
Birdenbire gece yarısı.

Sonra devriye parolası
Ve rüzgar
Ve birdenbire kalp ağrısı.

Uyandım, seni düşündüm
Ey yar
Ey göğsümün sol yarısı!

Su bulanınca
Meydanlarda sesin yırtılınca
Hiç dostun kalmayınca
Sarsılmış bir ömrün
Basamaklarından
Görüşüme gel ne olur
İyimser bir gül olsun
Dudaklarında.

Dert etme, iyiyim ben
Ara sıra mahşer
Ara sıra yaşama hırsı.

Sonra mazgal altı zulası
Ve mektuplar
Ve ara sıra hasret belası.

Dert etme, iyiyim ben
Ey yar
Ey hüznümün tütün sarısı.

Kan bulaşınca
Yangınlarda yüzün harlaşınca
Saçların tutuşunca
Zorlanmış bir hükmün
Tutanaklarından
Görüşüme gel ne olur
İyimser bir gül açsın
Yanaklarımda.

Yusuf Hayaloğlu
Iyimser bir gul.!

Kayiplar

Sevdiklerini kaybedebiliyorsun, seni sevenleri de; isini, asini, askini; sahip olduklarini ve sana sahip olanlari.

Bir zamanlar, kendine en yakin dost arkadas gorduklerin; sirrini, derdini, sizini paylastiklarin; gun gelip seni tanimazdan gelebiliyor.

Bu kayiplar, hepsi de oyle zor ki; kimileyin insan o noktada hayatin son buldugunu dusunuyor.

Hatta oyle ki, olmek isteyenimiz bile oluyor!

Aci dayanilmaz bir hal aliyor iste o noktada, umutlar tukeniyor, zamani geri alamiyorsunuz.

Soyler misin?

Cok mu zor geliyor da, yeniden baslamasi, kolay olani kabulleniyoruz?

Lutfen, soyle.?

Hala hayattasin, hala ayaktasin; yeniden baslayabilirsin.

Oyle ya, simdi kim savasacak!

Goruyorsun ya, kactigimiz sey mucadele.

Tarihe adini yazmis dehalar da hayatlarinda bazi yanlislar yapti, kapilar yuzlarine kapandi ve belki bunu haketmislerdi de.

Ama, vazgecmediler.!

Iste onlarin yaptigi en dogru sey buydu.

Asla umudunu yitirme ve gulumse her zaman.

Kumdan kaleler yapmaya devam et.!

Bir gun denizin sana ne anlatmaya calistigini dusunup, kaleni kayalardan insa etmeyi ogreneceksin.

Iste o gun, sagir kurbaganin hikayesini bir kez daha hatirlayacaksin.

O kendisine guvenmeyenlere inanmamis, kalbinden gelen sese kulak vermisti.

Edison'un yaptigi gibi.!

Denedi; tekrar denedi; yilmadi; yikilmadi; tekrar denedi; bu sefer daha inancli; daha azimliydi.!

Hatalarindan ders aldi; yanlis olan 1000 yol buldu; ve dogruyu bu 1000 yoldan cikarip buldu.

Bunu sen de yapabilirsin.

Dene, tekrar dene.!

Kabullenme, onunde duran kaderi.

4 Şubat 2012

Ne hayaller kurmustuk; kumdan kalelerimiz vardi; umursamaz bir dalga ile yikiliverdiler.
Umudunu yitirme.! Sahip oldugun tek sey o olabilir.

Levlâke, Lemâ Halaktü'l-eflâk.


Kuşluk vaktine andolsun,
karanlığı çöktüğü vakit
geceye andolsun ki.!

Rabbin seni terk etmedi,
sana darılmadı da.

Duha 1-3

Etiketler:

3 Şubat 2012

Hayâ


Allah'ım.

Gündüzü,
geceyle dürdüğün gibi;
benim de ayıplarımı,
hayâ örtüsüyle
setreyle.

1 Şubat 2012

İsmi Lâzım Değil

Etiketler: