29 Ekim 2009

?

26 Ekim 2009

Mü'min hüsn-ü zân ile mêmûrdur.

Dursun Ali Erzincanlı › Efendim

Etiketler:

25 Ekim 2009

Karargâh

Kâzım Mızrak

















By Madrup

24 Ekim 2009

Balık Burcu

Balık burcu neredeyse hakaret derecesine varan suçlamalara muhatap olur hayatı boyunca. Ve yazık ki, bu suçlamaları hep içine atar bir balık. Karşı taâruza geçmek yerine, sessizce olup bitenleri izlemek daha anlamlı görünür çünkü.

Çünkü savunulacak bir yanlış yapmıyordur balık, masumdur. Masumluğun nesi savunulabilir!

Balığın sesi çıkmaz, o duruşuyla anlatır herşeyi. Mutlu ve neşeli olunca, yerinde duramaz. Daldan dala uçan bir kuş gibi, o da suyun içinde bir o yana bir bu yana koşturur.

Üzgün bir balık hareket etmez neredeyse. Bakışları donuklaşır, hiç kimselere görünmek istemez, ve tabii hiç kimseyi de görmek istemez.

Balığın saldırmaya da gücü yoktur, o saldırmak yerine kaçınmayı tercih eder hep. Uçurum kenarına kadar kaçınır. Neredeyse oradan bile atacaktır aşağıya kendisini.

Onun kararları hep doğrudur. Kaybettiği kararlarında bile bir doğruluk vardır, ne var ki günümüz insanına doğru ve dürüst olunarak kazanılmayacağı öğretilmiştir. Balığın kararları bu yüzden kimilerine göre yanlıştır.

Balık, alık değildir. Bakışları çözümleyebilecek bir kabiliyete sahiptir. Anladığı çirkin düşünceleri de asla yüze vurmaz, zamana bırakır. Son saniyeye kadar, her şeyin değişebileceğine inanır. Bu sebeple hakkında kötülük düşünen birisi ile bile bir sevgi bağı kurabilir balık.

Balığı duygusal olmakla, ve sair yetersizlikler ile suçlayan yargılayan insanların alayı; balığın erdemleri ile yarışabilecek çapta bile değildirler. Anlamadıkları için de sadece yakıştırırlar.

Balığın mutsuzluğu kendinden değil, çevresindendir.

O, suyun bereketini bulamadığı çöllerde yaşama direncini yitirir. Güneşi göremediği karanlıklarda, neşesini kaybeder. Güvenin hüküm sürmediği ellerde boynunu büker. Adaletin yoksun olduğu akıllara isyân eder. Merhametin uğramadığı bakışlara göz yaşı döker bir balık.

Balık ile muhatap olan diğer burçlar onun kadar fedâkâr, vefalı, şefkatli, dürüst, sevgi düşkünü olabilselerdi; emînim o da, bugün daha mutlu ve başarılı olurdu.

Her şeye rağmen, balık pes etmek nedir bilmez.

Mükemmelliğe ulaşması için, önündeki engelleri bir rehber olarak görmesi gerektiğini bilir o.

Kâzım Mızrak

Eşref Ziya › Leylâ

Etiketler:

Aşk

Yine de Leylâ diyebilmektir aşk, bütün umutlar tükendiğinde bile. Hem zâten, asıl; bütün umutlar tükendiğinde Leylâ diyebilmektir aşk.

K.M.

Bknz.

23 Ekim 2009

Merhamet.

21 Ekim 2009

Yeni Çağ › Gölgeler

Etiketler:

Yâ Kayyûm



















By Madrup

13 Ekim 2009

Yenilgiyi kabul edebilecek kadar büyük bir yüreğe, sahip miyiz!.

K.M.

11 Ekim 2009

Mehterân › Gülyüzünde Göreli

Etiketler:

9 Ekim 2009

Râbıta-i Mevt



















By Madrup

Her derde devâ.

8 Ekim 2009

Anladım

Bunca zaman bana anlatmaya çalıştığını, kendimi bulduğumda anladım.

Herkesin mutlu olmak için başka bir yolu varmış, kendi yolumu çizdiğimde anladım.

Bir tek yaşanarak öğrenilirmiş hayat, okuyarak dinleyerek değil. Bildiklerini bana neden anlatmadığını anladım.

Yüreğinde aşk olmadan geçen her gün kayıpmış, aşk peşinden neden yalınayak koştuğunu anladım.

Acı doruğa ulaştığında gözyaşı gelmezmiş gözlerden, neden hiç ağlamadığını anladım.

Ağlayanı güldürebilmek, ağlayanla ağlamaktan daha değerliymiş. Gözyaşımı kahkahaya çevirdiğinde anladım.

Bir insanı herhangi biri kırabilir, ama bir tek en çok sevdiği acıtabilirmiş. Çok acıttığında anladım.

Fakat hak edermiş sevilen onun için dökülen her damla gözyaşını, gözyaşlarıyla birlikte sevinçler terk ettiğinde anladım.

Yalan söylemek değil, gerçeği gizlememekmiş marifet. Yüreğini elime koyduğunda anladım.

“Sana ihtiyacım var, gel..” diyebilmekmiş güçlü olmak, sana “Git..” dediğimde anladım.

Biri sana “Git..” dediğinde, “Kalmak istiyorum..” diyebilmekmiş sevmek. Git dediklerinde gittiğimde anladım.

Sana sevgim şımarık bir çocukmuş, her düştüğünde zırıl zırıl ağlayan. Büyüyüp bana sımsıkı sarıldığında anladım.

Özür dilemek değil, “Affet beni..” diye haykırmak istemekmiş pişman olmak. Gerçekten pişman olduğumda anladım.

Ve gurur kaybedenlerin acizlerin maskesiymiş, sevgi dolu yüreklerin gururu olmazmış. Yüreğimde sevgi bulduğumda anladım.

Ölürcesine isteyen beklemez, sadece umut edermiş bir gün affedilmeyi. Beni af etmeni ölürcesine istediğimde anladım.

Sevgi emekmiş.. emek ise vazgeçmeyecek kadar, ama özgür bırakacak kadar sevmekmiş.

Can Yücel

2 Ekim 2009

Essâlatu hayrun mine'n nevm.