18 Aralık 2010

Sen, sabrın resmini yapabilir misin Abidin..? İşin kolayına kaçmadan ama..! Biraz daha çaresizlik ve biraz daha belirsizlik okunmalı her ona bakışta. Git gide tükenen ümitler olmalı, çok dönemeçli sokakların sonu hep yine aynı başlangıç noktasına varmalı. Uzanan ellerin durduğu ya da geri döndüğü merhamet seramonileri yaşanmalı bazen. Zoraki gülüşlerin ardında saklanamayan hüznü göstermeni istiyorum; sonra "Yok, olmayacak artık." dedirten sessizliği, bu sanki bitmeyecekmiş gibi görünen hengâmenin ortasında. Çok şükür çok şükür bu günleri de gördük dedirten vasıfsız tükenişin resmini istiyorum senden.. !

3 Yorum:

Anonymous Adsız dedi ki...

zoraki mutlulukların ardına sığınan nasıl mutluluk resmi çizsin söylermisin?
mutluluk resmini arar iken bu alemde rabbim acıdı ve o mutluluğa vasıf eyledi.
mükafat olarakta bir daha görmemeği bize yeyledi.ne acı değil mi? :(

19 Aralık 2010 00:48  
Anonymous Adsız dedi ki...

"vasıf"
özür, o hikmetli sözüm "vasıl" olacak idi. :)

19 Aralık 2010 11:56  
Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

Biz yine de iyimserliğimizi kaybetmeyelim derim Adsız, dünya aynı dünya; ona daha pozitif bakabiliriz belki.

20 Aralık 2010 01:16  

Yorum Gönder