Sizin baktığınız açıdan farketmiyor, yâni; birinci bırakılan yorum ile bir kabahat işlenmiş değil.. ve ben de kabahatli aramıyorum.
Yâni..
Açık yüreklilik ile, birinci yorumu ben bıraktım diyebilirsiniz ;)
* * *
Diğer yönden..
Ne sebeple üzüntü duyulduğunu anlayabilmem için; ikinci bir açıklamaya ihtiyacımız vardı.
Suje 'mizin kim oladuğunu bulmuş olduğumuz için.. artık, açıklamadan yola çıkarak;
problemin ne olduğu hakkında, bir yorum yapabiliriz.
* * *
El hâsılı :)
Üzüntünüzün sebebinin: Bloğun yayın hayatını durdurması olduğunu anlıyoruz.
* * *
Üzüntü ifadesinin ne anlama gelebileceğini de bir düşünelim.
1 - Evet.. artık yazmayacağım diyorsunuz, ama; yazmayı bırakmayın lütfen. Sebep, gerekçe, bahane kabul etmiyorum etmeyeceğim.. bir şekilde yazmaya devâm edin.
Kişisel, ve aile 'vî problemleriniz; sosyo-ekonomik problemleriniz sizi bağlıyor.. beni değil.
2 - Yazmayı bırakmakta iseniz.. bunun bir sebebi olmalı; evet, üzüntü duyuyorum.. ama, siz öyle bir karar almışsanız; yazmaya devâm edin diye diretmemeliyim.
İllâ ki.. bazı problemler; zaman, mekan, ve sair imkansızlıklar sizi yazma konusunda alıkoyuyordur.
Madem öyle.. bugüne kadar bizimle beraber olduğunuz için size teşekkür ederiz. Sizi sevdik, ve saydık..
3 - Ya da, başka başka.. .
* * *
1. durum benzeri bir bakış açısı ile karşı karşıya ol(ma)yalım.
Çünkü, artık yazmak istemiyorum; üniversiteyi bıraktığımı bloğa yazmıştım. Üçüncü sınıf makine tasarımı terk!
Artık yapacak bi işim yok: Bir kaç gün sonra asker kimliğime sahip olacağım. Sonra da, benim için askerlik serüveni başlayacak.
Orada blog ile ilgilenebileceğimi sanmıyorum.. en azından böyle bir ihtimal var: üç ay kadar bir acemilik birliğinde bulunacağım; daha sonra da usta birliğime katılacağım.
Nerelere.. hangi ortamlara düşeceğim belli değil. En kötü senaryoya hazırlanmaktayım kendimi.
Belki de gittiğim yer bri dağ başı olacak; internete erişim imkanı bulamayacım :)
2. durum benzeri bri bakış açısı ile karşı karşıya isek; söylenebilecek bir söz kalmaz ortada.. gözüm arkada da olmaz :) keliemeler kifayetsiz kalır :P
Bakınız.. bugüne değin; sizleri ihmal etmemek adına.. bloğa yazmaya bırakabileceğimi defalarca söylemişimdir.. yâni; bir gün blog ile ilgilenmeyi bıraktığımda.. sizleri yarı yolda yüz üstü bırakmamış olmalıydım !
Hep.. bu zihniyette oldum.. bugün de aynı tutum ve davranıştayım.
Size burada olmayabileceğimi haber veriyorum; gözüm arkada kalmamalı: siz de, bu konuda yanımda olduğunuzu ifade edebilmelisiniz diye düşünmekteyim ;)
* * *
Tekrar yazmaya devam edersem; beni.. yalancılıkla, dürüst olmamakla suçlayıp yargılamayın ama :)
[ Nar'su ] üzerine alınmasın.. . ama, bu sözümüzden biraz ders alabilsin lütfen.
Hani sen yazmayı bırakmıştın, bırakıyordun demek; bir insanı dürüst olmamakla suçlamaktır.
Yerine göre,
Dünün şartları öyleymiştir, bugünün şartları böyleymiştir.. şeklinde düşünebilmeliyiz.
Çünkü;
bizler, gaibten haberdar değiliz 'dir ki; yarının bize ne getireceğinden bilgi, ve irfan sahibi olabilelim.
Lafı amma da uzattım galiba.. .
Alâkalı alâkasız pek teferruâtlı yazmışım.. bir yanıt yazarsanız, yanıtınıza göre tekrar yazarım inşâ Allah.
Bu arada..
İki aya yakın bir süredir.. artık, kendime ait bir bilgisayar yok :)) internet kafelerde sürünüyorum resmen; yazı yazabilecek huzurdan öyle uzağım ki :D
Net kafelerde motive olamıyorum yazmaya.. illâ bir şeye kafayı takıp sinir oluyorum; şuan burada bangır bangır müzik çalınıyor meselâ:
anlayacağınız..
bir an evvel dışarı atsam kendimi diye, yalvar yakar sabır ile yazıyorum şuân :o)
Başka zamanlarda da, benzer durumları yaşıyorum ne yazık ki.
Bu şekilde, hayatımın böylesi sıkıntılı bir döneminde; blog yazmayı sürdürmem doğru olmasa gerek.. değil mi acaba ;)
.:.: Umûmî İkâz :.:.
Mizrak.Web.TR 'nin her hakkı [ Kâzım Mızrak ] 'a aittir. Site 'nin yayın hayatına devâm etmek gibi bir zorunlu 'luğu olmadığı gibi;
mevcut şartlar bakımından yayın hayatına devâm etmesine mânî durabilecek, her hangi bir şart şurt da bulun(ma)maktadır.
Mesele anlaşılmış mı acaba, merak duyuyorum 'dur.. ben, payıma düşeni yaptım; ve bir açıklamada bulundum. Şimdi.. sıra sizde diye düşünmekteyim, güle güle diyebilirsiniz meselâ :) ya da, ne hâlin varsa gör diyebilme iradeniz de yok değil 'dir tabiî :P
gideceğinizi bildiğim kadar, son diyemiyeceğinizi de biliyorum..
bu hayatta son dediğimiz bazı şeyler, aslında sonla adlandırılmamalı.. sadece bize emanet edilen, taşıdığımız vucudumuz son bulacak( aslında ona da son denirim mi bilemem) sedece değişime dönüşecek..
rabbin inceliğine bakın.. hiç bir şeyi kanıtsız bırakmıyor ve yok oluş kavramının olmadığının göstergesi bütün bunlar.. bu alemde bile olsa bunu bize bildiriyor..
emanetin tekrar toprağa dönüştürmesi o bir kanıttır bizler için.. yok olmayacağımızın kanıtı..işte bu idrakımızda, bize yardımcı olacak kanıt ..
sözün kısası şuna değinmek istedim.. yaşadıklarımız, düşündüklerimiz , eylemlerimiz ve bildiklerimizin hiç bir zaman son olmayacağını, diyer alemde sonsuz hayata geçişte, süre gelen yaşam, bunların üzerine bina edilip, devem edeceğini biliyor..
öyleyse son diye bir kavram olmamalı sizin için (yazdıklarınız içinde) :)
üzüntüme gelince . üzülüp üzülmeyeceğimi istediğimiz kadar belirtelim, ne kadar üzüleceğimizi karşıdakinin idrak edebildiği kadardır üzüntümüz.. fazlasını siz bilemezsiniz.. bildiğiniz kadar üzüntüm var olmaktadır.istesemde anlatamam. öğrenmek istediğiniz kadar bilebilirsiniz, anca üzüntümün ölçüsünü değilmi.. :(
"gideceğinizi bildiğim kadar, son diyemiyeceğinizi de biliyorum.."
Evet, öyle :)
Bildiğinize sevindim; demek ki bana inanıyorsunuz ;) ve ama, bir türlü son diyemediğimi de görüyorsunuz :o)
Her iki bulgu da, adaletli bir yargının sonucu 'dur bence.. . Bu bağlamda; sizinle hem fikirim, ve dolayısıyla.. bir itirazım da, yok 'tur.
..
Bu (son) yorum 'unuza karşı olan cevap yazım 'ı; üç vakte kadar, devâm edecek 'tir..
* * *
Not demişsiniz: Sorun 'uza cevap alamadığınızdan bahsederek.. .
Özür dilerim ki..
tam olarak hangi sorudan, ne kastederek, hangi mâna ile bahsettiğinizi pek anlayamadım; açıklamasıyla birlikte soruyu hatırlatırsanız memnuniyet duyarım :)
Böylelikle;
yanıtımız da, şu hâlde olabileceği gibi; geçiştirmeye yönelik kalmayacaktır, inşâ Allah..
"siz hiç öğretmeni mezun eden öğrenci gördünüz mü...? :)"
sahi... siz hiç gördünüzmü..?
@ İsimsiz
Bu sorulara cevap yazamayacağım; çünkü, nasıl bir cevap yazabileceğimi inanın bilmiyorum.
Konumuz ile olan bağlantısını çözemedim, anlayamadım.
Nasıl bir cecap yazsam diye düşündüm de düşündüm; fakat, nasıl cevap yazabileceğimi tasavvur edemedim.
Zaten, bu yüzden.. yukarıda, bir açıklama yapmanızı ricâ etmiştim.
Net'e bağlanabilme problemi yaşadığımı söylediğimi de hatırlıyorum ki; bu münasebetle.. cevabımızın gecikmiş olabileceğini, ve gecikebileceğini düşünmenizi istirham ederim.
merhaba,üc nokta birsürü sey söylenip konusulabilir tabi,güzel bi konu olmus bende konuya maydanozluk yapip iki sey soeacagim,sacma belki ama dedimya maydanozluk diye,sayfanizi her tikladigimda baska konular cikiyor bu süper bisey bu nasil mümkün oluyor bu 1,birde sayfaya koydugunuz müzikleri hangi adresten koyuyorsunuz bu 2 yazilariniz konulariniz bakis aciniz cok güzel neden yazmayi birakmaya karar verdiniz taa önceleri,simdi neden yazmadiginizi yada yazmayacaginizi biliyorum.Heralde 21 Kasimdan evvel ugrarsiniz buralara...
Sonsuzluk konusundaki açılımızı, ve sayfaya olan katkınızı beğenmiştim.. ben de konuya katkı sunacak bir yazı ile iştirak edecektim.
Fakat, bilgisayar başına oturduğum zamanlarda; blog ziyaretlerim sırasındaki yazışmalarım bu yazının hazırlanmasına bir nisbette mânî oldu gibi :o)
Öğretmenler; elbette, öğrencilerini kendi ayakları üzerinde yaşam mücadelesini sürdürebilecekleri güne hazırlamaya adamışlardır kendilerini:
Burada bir nevi böyle bir misyonum var, bunu görüp takdir ettiğiniz için memnun oldum. Tabiî, bu durum size özel.. herkes, aynı kanaâtte olmayabilir ;)
.:.: Dipnot :.:.
23 Kasım '07 tarihi itibariyle askerim. Beklenen gün geldi çattı işte.. şükürler olsun, Rabbime. Bu sabır günleri de gelip geçecek, ve bitecek.
Atalarıma bir vefâ borcudur askerlik.. bu borcu ödüyor olmakla; onlarla, âcizane helâlleşebileceğim 'e inanmaktayım.. ümit ederim ki, hakkı ile yerine getirebilirim vazifemi.
Merhaba efendim, hoşgeldiniz. Maydanoz 'luk olarak görmedim yazınızı.. ama; keşke bir kaç adet parağraf yapsaydınız, dedim :)
Birinci sorunuz Random Page / Rastgele Sayfa mevzûat 'ıyla ilgili efendim. Bu konuda zamanım uygun, ve yeterli olmadığı için yazma(ma)yı tercih ediyorum.
İkinci sorunuza gelince. Şurası, burası diyebileceğim bir konu değil bu iş :) sizi yeterince anlamış olmadığım da mevzû bahistir.
Aynı zamanda.. şöyle mi demek istemiştiniz diyecek vaktim yoktur.. ve; muhtemel cevapları ihtiva edebilen bir yazı hazırlayabilecek nisbette vaktim de yok inanın :o)
Taa önceleri yazmayı Son 'landırmamdaki temel sebep; okulu (makine tasarımı 3. sınıf terk) bırakmış olmaya karar vermiş olmamdı. Artık.. bir iş bulup para kazanmam gerekiyodu. Bunun için de askerliği aradan çıkarmalıydım..
Askere gidinceye kadar.. zaman zaman yazdımsa da; hep, SON dedim durdum. Ve bu güne erdik, nihayet :o)
Bundan böyle de, hafta sonu izinlerimde; eğer imkân, fırsat, ve el insâf bulabilirsem yazabilirim gibi.
Öyle, veya böyle..
Mevlâ görelim neyler, Neylerse güzel eyler! diyebil 'elim Gülruh.. daha 'sı da lâf-ı güzâf olacak gibi ;)
29 Yorum:
:(
merhaba,tesrifiniz icin tesekkür ederim memnun oldum.esenlikler dilerim.GULRUH
@ İsimsiz
Niçin bu üzüntü ?
Oysa, ben..
Gözüm,
arkada kalmasın
istiyorum :)
@ Gulruh
Merhaba efendim, hoşgeldiniz..
Biz de ilginize, nezâketinize teşekkür ederiz.. sağolun,
bir öğretmenin yetiştirdiği öğrenci öğrenimini tamamlamadıysa, gözünün arkada kalmaması mümkün değil...
"bir öğretmenin yetiştirdiği öğrenci öğrenimini tamamlamadıysa, gözünün arkada kalmaması mümkün değil..."
@ İsimsiz
Yukarıdaki İsimsiz de, siz misiniz 'di?
Cevabınızı âcizane beğendim.. yakın zamanda bir yanıt yazarım inşâ Allah;
bu arada, siz de benim suâl 'i cevaplayın lütfen.
evet de.. ne farkederdiki. öğrenci öğrencidir..:)
@ Kimsiniz :)
Sizin baktığınız açıdan farketmiyor, yâni; birinci bırakılan yorum ile bir kabahat işlenmiş değil.. ve ben de kabahatli aramıyorum.
Yâni..
Açık yüreklilik ile, birinci yorumu ben bıraktım diyebilirsiniz ;)
* * *
Diğer yönden..
Ne sebeple üzüntü duyulduğunu anlayabilmem için; ikinci bir açıklamaya ihtiyacımız vardı.
Suje 'mizin kim oladuğunu bulmuş olduğumuz için.. artık, açıklamadan yola çıkarak;
problemin ne olduğu hakkında, bir yorum yapabiliriz.
* * *
El hâsılı :)
Üzüntünüzün sebebinin: Bloğun yayın hayatını durdurması olduğunu anlıyoruz.
* * *
Üzüntü ifadesinin ne anlama gelebileceğini de bir düşünelim.
1 - Evet.. artık yazmayacağım diyorsunuz, ama; yazmayı bırakmayın lütfen. Sebep, gerekçe, bahane kabul etmiyorum etmeyeceğim.. bir şekilde yazmaya devâm edin.
Kişisel, ve aile 'vî problemleriniz; sosyo-ekonomik problemleriniz sizi bağlıyor.. beni değil.
2 - Yazmayı bırakmakta iseniz.. bunun bir sebebi olmalı; evet, üzüntü duyuyorum.. ama, siz öyle bir karar almışsanız; yazmaya devâm edin diye diretmemeliyim.
İllâ ki.. bazı problemler; zaman, mekan, ve sair imkansızlıklar sizi yazma konusunda alıkoyuyordur.
Madem öyle.. bugüne kadar bizimle beraber olduğunuz için size teşekkür ederiz. Sizi sevdik, ve saydık..
3 - Ya da, başka başka.. .
* * *
1. durum benzeri bir bakış açısı ile karşı karşıya ol(ma)yalım.
Çünkü, artık yazmak istemiyorum; üniversiteyi bıraktığımı bloğa yazmıştım. Üçüncü sınıf makine tasarımı terk!
Artık yapacak bi işim yok: Bir kaç gün sonra asker kimliğime sahip olacağım. Sonra da, benim için askerlik serüveni başlayacak.
Orada blog ile ilgilenebileceğimi sanmıyorum.. en azından böyle bir ihtimal var: üç ay kadar bir acemilik birliğinde bulunacağım; daha sonra da usta birliğime katılacağım.
Nerelere.. hangi ortamlara düşeceğim belli değil. En kötü senaryoya hazırlanmaktayım kendimi.
Belki de gittiğim yer bri dağ başı olacak; internete erişim imkanı bulamayacım :)
2. durum benzeri bri bakış açısı ile karşı karşıya isek; söylenebilecek bir söz kalmaz ortada.. gözüm arkada da olmaz :) keliemeler kifayetsiz kalır :P
Bakınız.. bugüne değin; sizleri ihmal etmemek adına.. bloğa yazmaya bırakabileceğimi defalarca söylemişimdir.. yâni; bir gün blog ile ilgilenmeyi bıraktığımda.. sizleri yarı yolda yüz üstü bırakmamış olmalıydım !
Hep.. bu zihniyette oldum.. bugün de aynı tutum ve davranıştayım.
Size burada olmayabileceğimi haber veriyorum; gözüm arkada kalmamalı: siz de, bu konuda yanımda olduğunuzu ifade edebilmelisiniz diye düşünmekteyim ;)
* * *
Tekrar yazmaya devam edersem; beni.. yalancılıkla, dürüst olmamakla suçlayıp yargılamayın ama :)
Bu tas tamam [ alçaklıktır ] !!!
[ Nar'su ] üzerine alınmasın.. . ama, bu sözümüzden biraz ders alabilsin lütfen.
Hani sen yazmayı bırakmıştın, bırakıyordun demek; bir insanı dürüst olmamakla suçlamaktır.
Yerine göre,
Dünün şartları öyleymiştir, bugünün şartları böyleymiştir.. şeklinde düşünebilmeliyiz.
Çünkü;
bizler, gaibten haberdar değiliz 'dir ki; yarının bize ne getireceğinden bilgi, ve irfan sahibi olabilelim.
Lafı amma da uzattım galiba.. .
Alâkalı alâkasız pek teferruâtlı yazmışım.. bir yanıt yazarsanız, yanıtınıza göre tekrar yazarım inşâ Allah.
Bu arada..
İki aya yakın bir süredir.. artık, kendime ait bir bilgisayar yok :)) internet kafelerde sürünüyorum resmen; yazı yazabilecek huzurdan öyle uzağım ki :D
Net kafelerde motive olamıyorum yazmaya.. illâ bir şeye kafayı takıp sinir oluyorum; şuan burada bangır bangır müzik çalınıyor meselâ:
anlayacağınız..
bir an evvel dışarı atsam kendimi diye, yalvar yakar sabır ile yazıyorum şuân :o)
Başka zamanlarda da, benzer durumları yaşıyorum ne yazık ki.
Bu şekilde, hayatımın böylesi sıkıntılı bir döneminde; blog yazmayı sürdürmem doğru olmasa gerek.. değil mi acaba ;)
.:.: Umûmî İkâz :.:.
Mizrak.Web.TR 'nin her hakkı [ Kâzım Mızrak ] 'a aittir. Site 'nin yayın hayatına devâm etmek gibi bir zorunlu 'luğu olmadığı gibi;
mevcut şartlar bakımından yayın hayatına devâm etmesine mânî durabilecek, her hangi bir şart şurt da bulun(ma)maktadır.
"evet de.. ne farkederdiki. öğrenci öğrencidir.."
@ Kimsiniz
Mesele anlaşılmış mı acaba, merak duyuyorum 'dur.. ben, payıma düşeni yaptım; ve bir açıklamada bulundum. Şimdi.. sıra sizde diye düşünmekteyim, güle güle diyebilirsiniz meselâ :) ya da, ne hâlin varsa gör diyebilme iradeniz de yok değil 'dir tabiî :P
..
siz hiç öğretmeni mezun eden öğrenci gördünüz mü...? :)
"siz hiç öğretmeni mezun eden öğrenci gördünüz mü...?"
@ Kimsiniz
Size diyecek bir söz, bulamıyor :( ve, ne söylesem acaba diye düşünüyorum.. yâni,
neler söylesem de, nasıl anlatsam da; beni, burada bulamadığınızda üzüntü duymayasınız.
Gerçi..
siz de haksız sayılmazsınız; adım neredese yalancı çobana çıktı.. son desem bile, siz de inanmıyorsunuz değil mi :)
Peki..
ya ! gerçek olursa sözüm, o halde bir sorumluluk kabul etmiyorum işte; haberiniz olsun ;)
Selâm, ve duâ ile efendim.. .
gideceğinizi bildiğim kadar, son diyemiyeceğinizi de biliyorum..
bu hayatta son dediğimiz bazı şeyler, aslında sonla adlandırılmamalı.. sadece bize emanet edilen, taşıdığımız vucudumuz son bulacak( aslında ona da son denirim mi bilemem) sedece değişime dönüşecek..
rabbin inceliğine bakın.. hiç bir şeyi kanıtsız bırakmıyor ve yok oluş kavramının olmadığının göstergesi bütün bunlar.. bu alemde bile olsa bunu bize bildiriyor..
emanetin tekrar toprağa dönüştürmesi o bir kanıttır bizler için.. yok olmayacağımızın kanıtı..işte bu idrakımızda, bize yardımcı olacak kanıt ..
sözün kısası şuna değinmek istedim.. yaşadıklarımız, düşündüklerimiz , eylemlerimiz ve bildiklerimizin hiç bir zaman son olmayacağını, diyer alemde sonsuz hayata geçişte, süre gelen yaşam, bunların üzerine bina edilip, devem edeceğini biliyor..
öyleyse son diye bir kavram olmamalı sizin için (yazdıklarınız içinde) :)
üzüntüme gelince . üzülüp üzülmeyeceğimi istediğimiz kadar belirtelim, ne kadar üzüleceğimizi karşıdakinin idrak edebildiği kadardır üzüntümüz.. fazlasını siz bilemezsiniz.. bildiğiniz kadar üzüntüm var olmaktadır.istesemde anlatamam. öğrenmek istediğiniz kadar bilebilirsiniz, anca üzüntümün ölçüsünü değilmi.. :(
muhabbetle..
Not:soruma cevap alamadım..
@ Kimsiniz
"gideceğinizi bildiğim kadar, son diyemiyeceğinizi de biliyorum.."
Evet, öyle :)
Bildiğinize sevindim; demek ki bana inanıyorsunuz ;) ve ama, bir türlü son diyemediğimi de görüyorsunuz :o)
Her iki bulgu da, adaletli bir yargının sonucu 'dur bence.. . Bu bağlamda; sizinle hem fikirim, ve dolayısıyla.. bir itirazım da, yok 'tur.
..
Bu (son) yorum 'unuza karşı olan cevap yazım 'ı; üç vakte kadar, devâm edecek 'tir..
* * *
Not demişsiniz: Sorun 'uza cevap alamadığınızdan bahsederek.. .
Özür dilerim ki..
tam olarak hangi sorudan, ne kastederek, hangi mâna ile bahsettiğinizi pek anlayamadım; açıklamasıyla birlikte soruyu hatırlatırsanız memnuniyet duyarım :)
Böylelikle;
yanıtımız da, şu hâlde olabileceği gibi; geçiştirmeye yönelik kalmayacaktır, inşâ Allah..
"siz hiç öğretmeni mezun eden öğrenci gördünüz mü...? :)"
sahi... siz hiç gördünüzmü..?
"siz hiç öğretmeni mezun eden öğrenci gördünüz mü...? :)"
sahi... siz hiç gördünüzmü..?
@ İsimsiz
Bu sorulara cevap yazamayacağım; çünkü, nasıl bir cevap yazabileceğimi inanın bilmiyorum.
Konumuz ile olan bağlantısını çözemedim, anlayamadım.
Nasıl bir cecap yazsam diye düşündüm de düşündüm; fakat, nasıl cevap yazabileceğimi tasavvur edemedim.
Zaten, bu yüzden.. yukarıda, bir açıklama yapmanızı ricâ etmiştim.
Net'e bağlanabilme problemi yaşadığımı söylediğimi de hatırlıyorum ki; bu münasebetle.. cevabımızın gecikmiş olabileceğini, ve gecikebileceğini düşünmenizi istirham ederim.
Dolayısıyla.. muhatab alınmadığınızı düşünerek üzülmeyin 'iz.
Yukarıdaki bir [ yorumunuza ] ilişkin söyleyeceklerim yarım kalmıştı, uygun bir zamanda devâm edeceğim inşâ Allah.
...
merhaba,üc nokta birsürü sey söylenip konusulabilir tabi,güzel bi konu olmus bende konuya maydanozluk yapip iki sey soeacagim,sacma belki ama dedimya maydanozluk diye,sayfanizi her tikladigimda baska konular cikiyor bu süper bisey bu nasil mümkün oluyor bu 1,birde sayfaya koydugunuz müzikleri hangi adresten koyuyorsunuz bu 2 yazilariniz konulariniz bakis aciniz cok güzel neden yazmayi birakmaya karar verdiniz taa önceleri,simdi neden yazmadiginizi yada yazmayacaginizi biliyorum.Heralde 21 Kasimdan evvel ugrarsiniz buralara...
Yazmaya devam etmenizi diliyorum.
@ İsimsiz
Sonsuzluk konusundaki açılımızı, ve sayfaya olan katkınızı beğenmiştim.. ben de konuya katkı sunacak bir yazı ile iştirak edecektim.
Fakat, bilgisayar başına oturduğum zamanlarda; blog ziyaretlerim sırasındaki yazışmalarım bu yazının hazırlanmasına bir nisbette mânî oldu gibi :o)
Öğretmenler; elbette, öğrencilerini kendi ayakları üzerinde yaşam mücadelesini sürdürebilecekleri güne hazırlamaya adamışlardır kendilerini:
Burada bir nevi böyle bir misyonum var, bunu görüp takdir ettiğiniz için memnun oldum. Tabiî, bu durum size özel.. herkes, aynı kanaâtte olmayabilir ;)
.:.: Dipnot :.:.
23 Kasım '07 tarihi itibariyle askerim. Beklenen gün geldi çattı işte.. şükürler olsun, Rabbime. Bu sabır günleri de gelip geçecek, ve bitecek.
Atalarıma bir vefâ borcudur askerlik.. bu borcu ödüyor olmakla; onlarla, âcizane helâlleşebileceğim 'e inanmaktayım.. ümit ederim ki, hakkı ile yerine getirebilirim vazifemi.
Saygılarımla,
@ Gülruh
Merhaba efendim, hoşgeldiniz. Maydanoz 'luk olarak görmedim yazınızı.. ama; keşke bir kaç adet parağraf yapsaydınız, dedim :)
Birinci sorunuz Random Page / Rastgele Sayfa mevzûat 'ıyla ilgili efendim. Bu konuda zamanım uygun, ve yeterli olmadığı için yazma(ma)yı tercih ediyorum.
İkinci sorunuza gelince. Şurası, burası diyebileceğim bir konu değil bu iş :) sizi yeterince anlamış olmadığım da mevzû bahistir.
Aynı zamanda.. şöyle mi demek istemiştiniz diyecek vaktim yoktur.. ve; muhtemel cevapları ihtiva edebilen bir yazı hazırlayabilecek nisbette vaktim de yok inanın :o)
Taa önceleri yazmayı Son 'landırmamdaki temel sebep; okulu (makine tasarımı 3. sınıf terk) bırakmış olmaya karar vermiş olmamdı. Artık.. bir iş bulup para kazanmam gerekiyodu. Bunun için de askerliği aradan çıkarmalıydım..
Askere gidinceye kadar.. zaman zaman yazdımsa da; hep, SON dedim durdum. Ve bu güne erdik, nihayet :o)
Bundan böyle de, hafta sonu izinlerimde; eğer imkân, fırsat, ve el insâf bulabilirsem yazabilirim gibi.
Öyle, veya böyle..
Mevlâ görelim neyler, Neylerse güzel eyler! diyebil 'elim Gülruh.. daha 'sı da lâf-ı güzâf olacak gibi ;)
Saygılarımla..
"Yazmaya devam etmenizi diliyorum."
@ Ryu Kun
Dileğinize.. bir duâ cihetiyle, nazarda bulunuyorum efendim :)
Katkınız, desteğiniz, ve yazmaya karşı teşvikiniz için teşekkür ederim.
Allah râzı olsun..
Güle güle asker yolun acik olsun..
hayırlı tezkereler.
@
Hayırların fethi, şerlerin def'i niyetiyle duâsıyla.. yarın, Cum'a günü askerî birliğime katılacağım. Bu bağlamda, uğurlama mahiyetindeki yorumlar 'ınıza mukabele 'n bir şükrân duygusuyla teşekkür 'lerimi arz ederim; Allah, râzı olsun.. vesselâm !
rabbim gönlünüzde olanı hakkınızda hayırlı eylesin...hakkınızda hayırlı olana gönlünüzü razı eylesin inşaallah hayırlı tezkere'ler..vesselam..
hayırlı tezkereler.. :)
hayırlı görevler ...
ne ılk ne son
herşey bır yerde bıtecek
herşey bır yerde başlayacak
sonlarınız hayırlı
başlangıclarınız hayırlı olsun...
dualarla,
Nar'su
slm sayfanız çok güzel
size sormak istediğim sorularım var
msnden görüşebilirmiyiz
arzuantalya@hotmail.com
saygılarımla gül
@ 1q@r!p kuL
Rabbim.. gönlümde olanı, hakkımda hayırlı eylesin; hakkımda hayırlı olanı, gönlüme râzı eylesin inşâ Allah.
Âmin,
# Çok, güzel bir duâ..
* * *
@ un4tunately
hoşgeldiniz Leyla hanım, sizi burada gördüğüme sevindim. Selamlar,
* * *
@ Nar'su
Nar ve Su kelimeleri.. bana, hep narsuyu 'nu hatırlatıyor; nar suyu, şöyle ekşi ekşi :)
Hakkaten.. nedir bu kelimenin hikayesi, izahı mümkün müdür acep merak ederim :P
Yorumunuzdaki göndermeler de dikkatimdedir efendim ;) Her son, yeni bir başlangıç için vesiledir :D
Sağolun, harika bir yorum bırakmışsınız..
Elhamdülillah,
* * *
@ sayın İsimsiz
Arzu, ya da Gül mü desem.. bilemiyorum; e-posta adresinize mesele hakkında bir yazı hazırlayıp tarafınıza gönderdim efendim.
Eğer cevap yazarsanız;
konu hakkında, size.. üç vakte kadar bir geri bildirimde bulunabilirim. Aksi durumda, cevabınızı oku(ya)mayabilirim bile ;)
Saygılarımla..
* * *
@ Umûm 'a
Şu yedi günlük dağıtım iznim vesilesi ile, canım blokuma kavuşmuş durumdayım 'dır :))
Herkeslere.. saygı, ve sevgilerimi sunarım 'dır :P Sonra.. bu kadar işte :o)
Bir de, her kim sizi üzerse.. yaşama sevincinizi, o kimse nedeniyle kaybetmeyin sakın !
Hemen yanı başınızda sizin için koskoca bir Kâinat yaratılmışken, kendi kıymetinizi anla(ya)mayacak kadar budala olmayın..
diyorum, yâni :D
hoşbulduk efendim :)
Yorum Gönder