3 Şubat 2006

Düşünceye Saygı

Postanın bir parağrafında yol kelimesini kullanmışım.

Açıklama zaruriyeti hissettim, ümit ederim ki okuyanlar işine geldiği gibi anlamaz; düşündüşüm gibi konuyu değerlendirerek, beni doğru anlarlar.

***.Blogspot.Com benim için ve elbette ziyaretciler için kendini arayışların bir temsili olma niteliğindeydi.

Hiç olmayan bir çizgi filim kahramanının ismiyle de burada yazabilirdim; lakin arayış konusunda mevzu bahis olan kimse ben olduğum için iyi ya da kötü, güzel ya da çirkin her halim ile benliğimi ortaya koyabilmem lazım geliyordu.

İnanıyorum ki bu bakış açısı, yazdığım yazılarda görülmektedir.

Kendini anlayan insan hayatı da anlar, nerden gelip gittiğini, ne için yaşıyor olduğunu ve bir gün nasıl bir son ile yok olacağını da anlar.

Bu sona ulaşma serüveni benim için bir yolculuktur işte.

Bloğumda, Tanrı inancı üzerinde yoğunlaşmış olduğum dikkat çekmekte.

İnanç çercevesinde hiç kimseye sen şuna inan ya da buna inan şeklinde bir düşünce dayatmasında bulunmadım, bu yanlış olurdu.

Burada elimden geldiğince dilim döndüğünce düşün çıkarımlarımı ifade özgürlüğümle kaleme almaya gayret ettim.

Tanrı kelimesini Allah kelimesi yerine neden tercih ettiğimi yeri geldikçe izah etmeye çalışmıştım yazılarımda.

İnançlarını sorgulayan bir kimse sıfatıyla Kur'an-ı Kerim'in sahibi olan Allah hakkında konuşmuyor olduğumu kabiliyetli zihinler muhakkak görmüşlerdir.

Elbette yeri geldiğinde Allah'ı ima ettiğim zamanlar da oldu, bu iki kelimeyi yerine ve zamanına göre kullandım.

İslam için Tanrı Allah'dır, Güneş'e tapanlar için ise Tanrı Güneş'tir.

Bu anlamda Tanrı kelimesi ile Allah akla geliyorken, Allah denildiğinde de o ismin bir Tanrı olduğu akla gelimekte.

Böyle bir yaklaşıma karşın; konuyu sağa sola çekip düşüncenin özgürlüğüne kilitler vurulası, bizleri ancak bilginin karanlığına götürür.

Bir bilgiye bağlı kalınarak gözleri kapalı misali yürümek yerine, zihinlerimize sınırlar örmeden sabit fikirli olmaktan kaçınmalıyız.

Kur'anı Kerim ile yetinmek bir bilgiye bağlı kalmaktır, İncil ile yetinmek bir bilgiye bağlı kalmaktır, Materyalist olmakta ısrar edip dinler hakkında araştırma yapmamak bir bilgiye bağlı kalmaktır...

Biz düşünürler de karanlığı aydınlatma konusunda sürekli kafa yormaktayız.

Anladıklarımızı başkaları ile paylaşıyor ve kendi yanlışlarımızı görme konusunda düşüncelerimizi sorguya çekiyoruz.

Bir kaç cümle ile basitce anlatılan bu sürecin ısdıraplı olduğunu takdir etmeyen kimseler, ancak bu çileyi bilmeyenlerin mahareti olarak görülebilir

İş bu halde sen yanlış düşünüyorsun kahrol, şeklindeki çıkışlar gerek bize ve gerekse beşeriyete zarar verecektir.

Zaman zaman böylesi davranışlara maruz kaldığımız oldu, oluyor ve biz de gaflete düşerek zihnimizin bulanık olması sebebiyle aynı şekildeki davranışlarda bulunmaktayız zaman zaman.

Bu hususda yanlış davranışlarda bulunmaya devam ediyor olsak bile işin doğrusunu bilip doğrusunu konuşalım; birbirimizi kandırıp doğru olan insanları kınamaktır demeyelim.

Düşünceye Saygı,
Kâzım Mızrak


Bu yazı, http://mizrak.web.tr/2006/02/adresimiz-deiti-fakat-ben-yine-ayn_02.html adresine bıraktığım bir yorumdur.

2 Yorum:

Anonymous Adsız dedi ki...

Güvenilir değil derken ben tam anlayamadım kusura bakmayın. Benim sitede çalan müzik şuan bu sitede kayıtlı ve sorun yaşamadım.
_________________________
HAyırlı cumalar...

3 Şubat 2006 17:34  
Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

Yazı içeriğinde,
son satırda yer alan;

[ http://mizrak.web.tr.com/
2006/02/adresimiz-deiti-fakat
-ben-yine-ayn_02.html ]


Bu sayfa.. eski blogda idi. Orayı silince, yazı da tarih olamadı ne yazık ki.. puf oldu(ş) :-/

Hatırası kalsın diye, sadece bağlantı adresinde değişiklik yaptım. Ama, artık öyle bir sayfa yok.

Buradaki yazı var işte.. .

19 Mayıs 2007 00:59  

Yorum Gönder