4 Temmuz 2007

Bağlanmayacaksın..

Etiketler:

14 Yorum:

Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

bir söz vermiştim.. çok şükür, yerine getiriyorum. can yücel'in bir şiiri; ne güzel, ne güzel.. . tam da bügünlerde, duymaya ihtiyacım olan sözler bunlar.

5 Temmuz 2007 00:22  
Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

@ esin..

buraya senden yorum bekliyorum.. es geçme; bak, yorum yazmadan cevap bilem alıyorsun :)

sana söylemiş olduğumu hatırlıyorum, bu videoyu yayınlayacağımı.. sözümüzde durmuş mu oluyoruz 'dur ki?

"Sen, yeter ki açlığını arz eyle.. dîvâna,
Sonu hidâyete eren bir yol, bulur seni."


neler de yazarmışım ben yaa, pek severmişim kendimi pek.. nazar 'lar değmesin e mi :)

reformasyon

5 Temmuz 2007 03:59  
Anonymous Adsız dedi ki...

şuan değil. en yakın zamanda inş..

esin

5 Temmuz 2007 13:20  
Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

..tabi,

5 Temmuz 2007 15:43  
Anonymous Adsız dedi ki...

Bi İsmi Allah.
yakın zaman dedim biraz geçikti sanırım
peki karar sizin:)...
"cahilin,cahaleti üzere susması uygun düşmediği gibi,aliminde ilmi üzere susması ve onu saklaması uygun değildir"

Allah (CC) daima sizlerle olsun inş..
esin

9 Temmuz 2007 18:22  
Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

@

nereye kayboldunuz böyle demeden edememişimdir :) fakat, amansız bir gidiş olabileceğini de düşünmüşümdür ;) bu bakımdan, yarın olmayacakmış gibi yaşamayı tavsiye ediyormuşum hep.. kendime :0)

10 Temmuz 2007 04:00  
Anonymous Adsız dedi ki...

"yarın olmayacakmış gibi yaşamayı tavsiye ediyormuşum hep.. kendime :0)"
güzel bir cevaptı...işte yazarlık bu olmalı..:)

biraz u dönüş olmadımı? dikat edin! o dönüşler daima tehlikelidir. mümkün oldukça o yolu kullanmayalım...

hayırlı sabahlar..

10 Temmuz 2007 10:23  
Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

"biraz u dönüş olmadımı?"

@

nasıl bir u dönüşü yaptığımı anlamadım..

yazmaya devâm edeceğim anlamı mı çıkıyor buradan yoksa.. böyle bir iddaa içinde olmadığım, son yazılarımda imâ ettiğim üzere âşikâr.

ya da, ben ne demek istediğinizi anlayabilmiş değilim. siz ne düşünmüştünüz ?

* * *

yazarlık konusundaki ifadenizi memnuniyetle karşılıyorum.. fakat, kabul etmem çok tehlikeli :)

bu ifâde, sizin hüs-ı zan görüşünüz olsun.. herkes aynı kanaatte olmayabilir.

* * *

sayfanın üst tarafında "rastgele" diye yazan bir bağlantı butonu var.. her tıklandığında; rastgele site içeriğinden bir sayfa, açılır.

şu sessiz günlerin bir avuntusu olamaz mı bu imkân, diye düşümekteyim.

buralarda olduğum sürece, diğer sayfalara bırakılan yorumlar üzerinden de münazaramızı sürdürebiliriz. fakat, baştan söylemeliyim ki; yanıt yazmayabilirim de :)

o günkü ruh halime bağlı yanıt yazabilmem.. ilgili konuya, ve de bırakılan yorumun içeriğine tabii.

zaman içinde bi(r) ihtimal cevaplayabilirim bırakılan yorumları..

sizin de aklınızda bulunsun, illâ yorum yazmak durumunda değilsiniz hem; geçmişi yâd etmiş olursunuz.. bir çok sayfada yazınız var, diye biliyorum.

sağlık, ve huzûr dileğimizle..

11 Temmuz 2007 07:12  
Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

#

avuntu demişim..

kendimi kuru fasülye gibi nimet mi saymış, oluyorum ki..

böyle bir anlam çıkarılabilse de; nazarımda.. şu tutuklu günlerim sebebiyle buradaki her bir sayfa, mâziye biçtiğim değere binâen avuntudur.

ve illâ ki, tek yönlü de olmamalıdır; biz bu değeri âleme yakıştırabiliyorsak, herkesten ayniyle acizâne bir iltifât da bekleriz.

lâkin.. karşılık bulmuyorsa amenna; o halde bulana mukabeleye bakarız. o da nâmevcûd ise, bize biz yeteriz sükûtuyla yetiniriz.

mânâ âlemimde, böyle düşünüyorum.. başkaları ne tasarrufda bulunur bilemem.

kuru fasülye gibi nimet olmak derdinde değilim, ama hâtırâmıza saygı duyulursa fenâ da olmaz hani.

insan, yerine göre kıymetini bilmelidir vesselâm..

aksi hâlde.. kendi hakkını dâhi gözetemeyen, adaleti nasıl taleb edebilir.

11 Temmuz 2007 07:22  
Anonymous Adsız dedi ki...

Bi İsmi Allah.

"yazmaya devâm edeceğim anlamı mı çıkıyor buradan yoksa.."

evet aynen biraz öyle olmadımı?:)

"avuntu demişim.."
ne demek istediğimi çok iyi anladığınıza emin olabiliyorum artık.bu aşamadan sonra sizi anladığım kadar anlaşıldığımada inanıyorum.

"kendimi kuru fasülye gibi nimet mi saymış, oluyorum ki.."

işte tüm problem burdan doğmuyormu? ben her ne kadar dıştan aşmış bulunuyorsamda çabalarım içten aşma yolunda. inş.. başarılı olanlardan olabilirim.

yanlış anlamayın! kültürüm ve ilmimle ilgili değil bu yakınmalarım. zaten işin bilincindeyim. yani içten ve dıştan aşmış durumdayım.
bu konuda bir problem de yok.
bende her iki meziyetin de olmadığına göre, problemde doğmuyor böylelikle..
diyer yönlerdeki problemim için dua buyrun . Allah(CC) yardımcım olur inş..

"kuru fasülye gibi nimet olmak derdinde değilim, ama hâtırâmıza saygı duyulursa fenâ da olmaz hani."

böyle bir düşünceye sahip olduğunuz konusunda teredüdteydim. öğrenmiş bulunuyorum:)

unutmayalım ki, yaptığımızın karşılığı hiç bir zaman karşılıksız kalmaz (siz de bunun bilincindesiniz:) bimmeyen bilmez muhakkat bir bilen vardır bu bize yetmezmi?..

"şu tutuklu günlerim sebebiyle "

yanlış desem adapsızlık olurmu?...

yukarıda eklediğim 2. yorumum buna cavap olarak bil.

Allah(CC) razı olsun...(bu söz kıymetli olduğumuzun delili olmalı:))

Not: ayrıca "rastgele" bağlantı butonunu görmeme yardımcı olduğunuz için teşekkürler.yararlanmaya çalışacağım inş..

11 Temmuz 2007 12:41  
Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

yeri ve göğü insanların hizmetine sunan Allah (c.c.) her zorlukta bir kolaylık nasip eder.

hayr gördüklerimizde bri şer, ve şer gördüklerimizde bir hayrı bize karşı gizli tutar. öyle ki, zenginliği, fukaralığı marifet saymayalım diyedir.

hayr ile sevinen şerri elbet bulur, şer ile üzülen elbet bir hayr ile sevindirilir.. inşâ Allah,

işte şuûrlu insan, böyle bir terbiye sahibidir.

umut, müslümanın en belirgin özelliğidir.. ve Allah'tan (c.c.) umut etmeyi bırakanlar, müslüman olmayan kimselerdir.

bu sebeple onlar, birbirine hep umudu nasihat ederler.

bi ismi Allah (c.c.)

* * *

"evet aynen biraz öyle olmadımı?"

hayır, öyle değil :) şöyle daha doğru, eğer yazıyor olduğum görülürse yazıyorumdur, yazıyor olmadığım görülürse yazmıyorumdur..

bu daha gerçekci bir durum tahlili olabilir.

* * *

"bu aşamadan sonra sizi anladığım kadar anlaşıldığıma da inanıyorum."

sevindim =)

* * *

"inş.. başarılı olanlardan olabilirim."

umut, fakirin ekmeğidir :) umudumuzu yitirmeyelim.. fakirlik denilince, para akla gelmesin.

* * *

"diyer yönlerdeki problemim için dua buyrun"

her daim dua beklemek.. her daim aciz olduğumuzun bilincinde olabilmek demekmiştir.. . tum kalbimle, iyiliginizi mutluluğunuzu diliyorum.

buna inanınız,

* * *

"böyle bir düşünceye sahip olduğunuz konusunda teredüdteydim."

şartlara göre değişir ki :) kibir yapana karşı kibirli davranış cevazdır.. yerine göre ölçüyü muhafaza ederek kendinizi kuru fasülyeden nimet görünüz.

Hoşca bak zatına kim zübde-i alemsin sen
Merdüm-i dide-i ekvan olan ademsin sen

Şeyh Galib

(kendini tanı, bu alemin özüsün sen, küçük bir kainatsın sen, kainatın göz bebeği olan ademsin sen)

bilmem anlatabiliyor muyum 'dur :´D

* * *

"unutmayalım ki, yaptığımızın karşılığı hiç bir zaman karşılıksız kalmaz"

aglamak guzel bişey.. hıçkıra hıçkıra. ah nasıl özledim ağlamayı.. eskiden çok ağlardım.

ağlatan Rabbime şükürler olsun, ne lezzettir..

* * *

"yanlış desem adapsızlık olurmu"

tutuklu hissediyorum kendimi.. şeklen de öyle zaten ;) tutukluyum bu dünya gezegenine; bir kurtulsam, bir kurtulsamm..

bu sayfadaki ikinci yorumunuzun doğru, ve haklı olduğu inancındayım.

fakat.. okulu artık bırakmış olduğumu, KPSS memur atamasını beklediğimi, aksi halde kasım'da veya ocak'ta asker olacağımı bilseniz.. beni daha iyi anlardınız.

işte söyledim, anlayın artık :)

mesele buradan sıkılmak veya kaçmak değil.. hastayım biraz, iyileşmem lâzım :´)

* * *

"bu söz kıymetli olduğumuzun delili olmalı"

Allah sizden de râzı olsun.. hatırlıyor musun, bu blog geçen sene gene kapanıyordu.. sen yine mi bir blog kapanıyor, hep beni buluyor meâlinde bir yorum yazmıştın.

o anonim siz olmalısınız, yoksa başkası mıydı :)

bak nereden nereye geldik.. belki ağır aksak yine böyle devâm eder.. .

bunu.. çok hasta, ve ölümü bekleyen bir insan olmak edasıyla söylüyorum :´) umut dağıtıyorum.. söylenebilecek başka bişey yok ki.. mutluluk, mutluluk, biraz daha mutluluk.. hepiniz mutlu olun, herkes mutlu olsun.

siz de pek kıymetlisiniz :) bu blogda bir Esin ekolü vardır.. biline, diyorum.

* * *

ayrıca "rastgele" bağlantı butonunu görmeme yardımcı olduğunuz için teşekkürler.

diğer sayfalara bıraktığınız yorumların URL adresini kopyalıyor musunuz.. sonradan nereye yorum bıraktığınızı unutmayın :)

uygun bir zamanda şuraya buraya ve oraya bırakılan yorumlara cevap yazarım inşâ Allah.

siz de, isim yazmayı ihmal etmeyin lütfen..

acizane sevgiyle efendim.. her daim Allah'ın rızâsını gözetelim. kalp kırmayalım, kötü söz söylemeyelim.. yanlışlarımıza karşı birbirimizi uyaralım.. .

bu sayfadaki şiir de ne güzel değil mi.. benim favorilerimden, Asım Yıldırım da fevkalade okuyor doğrusu.

bu dairede hayata bakabilenlerden olabilmek duâsıyla.. .

12 Temmuz 2007 12:52  
Anonymous Adsız dedi ki...

"aglamak guzel bişey.."

ağlamak her zaman güzel değildir yerine göre...
gizleyebildiğimiz gözyaşlarımız en makbul gözyaşlarımız olmalı..
Allah (CC)için akıtılan gözyaşlarımızın dahi gizli kalması temennisi ile.

geçmiş olsun. Rabb'im şifa versin cümlemize..
Yüreği Allah (CC) için çarpan tüm insanların ve sevdiklerimizin iyiliği ve mutluluğu bizimde mutluluğumuz olmalı...

hayır URL adresini kopyalamıyordum. dediğiniz gibi kopyalamam iyi olurdu, zaman gelir merak edip bakarım belki:).
siz kopyalamiş durumdaysanız, bi zahmet yardımcı olmanız memnun eder beni..
esin

15 Temmuz 2007 09:44  
Anonymous Adsız dedi ki...

bir şeyler kırıldı ama.. kıran kırılan parçaları birleştirip tekrar yerine koymalı ki, sahibi farkedip üzüntü yaşamadı. ya da, bir aile ferdinin büyüğü gibi davranıp yakalandığını farkedip üzülmesin diye elinden düşürüp çöpe attı. her şey yolunda gittiğine göre.
böyle olmalı.

19 Temmuz 2007 09:59  
Anonymous Adsız dedi ki...

Çok teşekkürler Kâzım Bey,
Bu şiiri Asım Bey'den dinlemek olmuş en güzeli...
Muhabbetle...

31 Temmuz 2007 00:50  

Yorum Gönder