10 Mayıs 2007

Yoğurt Soslu Patates Kızartması

Patatesleri uzun ince dilimler haline getirin.. zevkinize göre, bu uzun ince dilimleri de küçük küçük küp haline getirebilirsiniz. Şimdi sıra geldi bunları kızartmaya.. damak tadınıza göre patatesleri kızartıyorsunuz.. ve bir kepçe yardımıyla kızartma yağımızı süzerek servis tabağımıza alıyoruz.

Şimdi de yoğurt sosumuzu hazırlayalım.


Bir kasenin içine, servis tabağındaki patates nispetince yoğurt koyuyoruz.. meselâ ben bol yoğurtlu seviyorum, siz az yoğurt kullanabilirsiniz. Kasemizdeki yoğurdun üzerine kırmızı pul biber, nane, biraz da tuz serpiyoruz. Damak tadınıza göre bir kaç çay kaşığı, veya bir tutam ekleyebilirsiniz baharatları. Yoğurt sosumuzu akıcı kıvama gelinceye kadar su eklemeden karıştırıyoruz.. öyle ayran haline de gelmesin tabi.

Yoğurt sosumuzu, patates kızartmamız soğumadan ocaktan aldığımız andaki sıcaklığı ile boca ediyoruz ve sosun dağılması için hafiften karıştırıyoruz.. Maksat.. yoğurt, patatesin sıcaklığı ile biraz pişsin. Patatesin sıcaklığı ile tadı mayhoş bir hâle gelen baharatlı yoğurt sos 'unu beğeneceğinizi ümit ederim.

Afiyet olsun,

7 Yorum:

Anonymous Adsız dedi ki...

Bi İsmi Allah.
teşekkürler.
hayret! hiç duymamıştım böyle ilginç bir yemek tarifi. sanırım benim gibi bir çok insan da bilmiyordur patates kızartmasını:) eklediğiniz iyi oldu.

yemek kültürümüze kültür kattğınız için sevgiliye yar olasınız inşâAllah.
Allah(cc) emanet olun.

10 Mayıs 2007 22:02  
Blogger Vuslat...:) dedi ki...

slm benim sevdigim yemeklerden biridir bu hem bence eski bir tariftirde bu aralar yiyemiyorum doktor kızartmadan uzakdurdedi ama aradabi kaçamak yaparım. farklı tariflerden aradabi eklerseniz iyi olur bence. a.e.oln karnınız tok gönlünüz güzel olsun...:)

10 Mayıs 2007 23:10  
Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

#

Sırada cacık tarifi var :)

Salatalıklar hiç kabuk kalmayacak şekilde soyulur, eşit denilebilecek küçük dilimler hâlinde bölünür.. tabi, salatalıkların çekirdeksiz olmasına dikkat ediyoruz.

Rendelenmiş salatalık ile yapılan cacık, kalabalık davetler için zaman kazandırsa da.. lezzet olarak tasvip edilir değildir. Salatalığın gevrekliği kalmıyor çünkü, biz buna cacık değil salatalık çorbası diyoruz :)

* * *

Yoğurt iyice karıştırılır, karıştırma sırasında damak tadına göre sıvı yağ ekleriz biraz.. ve elbette vazgeçilesi olmayan mis kokulu nanemizi de bu sırada ekleyebilriz.

Takibinde biraz su ile karışımı seyreltiyoruz. Suyun abartıp ölçüsünü kaçırırsak, sıvı yağ cacığın üzerine çıkar. Bu manzaranın oluşmasını istemeyiz.. sıvı yağ, cacığın özüne işlemiş bir halde kalmalıdır.

* * *

Şimdi de ince ince dilimlenmiş salatalıkları bu sosun içine döküp, salatalıkları örselemeden yavaşca karıştırıyoruz.

Sanırım artık servise hazırız.. cacığımızı tercihen cam kaselere taksim edelim, bir süre dolapda soğutup sofraya alalım.

Afiyet olsun efendim.. .

------------------

@

sayın Esin hoşgeldiniz, isminizi yazmayı ihmal etmişsiniz yine :)

Böyle bir yemek tarifini hiç duymamış olmanıza şaşırmadım, yeni bir buluş zaten.. biz de şekil a 'da görülebildiği üzerinde çalışıyoruz hâlâ :) Herşey insanlık için.. .

Ümit ederim ki, neşeniz keyfiniz yerindedir. Hakkınızda duâcıyız inşâ Allah.. . Siz de ne güzel duâ etmişsiniz öyle.. sağolunuz, ecmâin :)

------------------

@

Vuslat kardeşim.. hoşgeldiniz, siz de.

Patates hastaların diyet yemeğidir, hastanelerin yemek menülerinin vazgeçilmezidir.

Fakat sıvı yağlı kızartmalar ileri yaşlarda beslenme rejimine muhalefet olabildiği için, sağlık uzmanlarınca pek tavsiye edilmezler.

Üstelik kızartma esnasında patlıcan, kabak, patates ve benzeri gıdalar yanabiliyorlar.. suda haşlamak gibi olmuyor.

Bundan mütevellid kanserojen madde diyebileceğimiz artık ürünler ortaya çıkıyor.

Anladığım kadarıyla.. hücreler, yapı taşı olarak bu artık toksin maddeleri kullandıklarında kanser olabiliyorlar.

Şükürler olsun günümüze, yarın ola hayr 'ola inşâ Allah. Kanser olacağımız varsa, o günleri de görürüz elbette ;)

------------------

@

Hepinize de neşe, gönül rahatlığı ve huzûru diliyorum efendim.. kıymetli duâlarınıza şükrânlarımla.. .

11 Mayıs 2007 02:21  
Blogger suveyda dedi ki...

Kazım bey, yemek kültürümüze eşsiz tadlar bırakıyorsunuz.
bu tarifler ilerde altın harflerle yazılacak.
Türkiye hatta balkanlar bile sizinle gurur duyacak:)

gün ışığına çıkmamış tariflerinizi sabırsızlıkla bekliyoruz.

12 Mayıs 2007 09:00  
Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

@ Süveyda

Pek ünlü olmayan bir Türk düşünürü şöyle demiştir: Bakmayın siz bana, eğleniyorum ben :P

13 Mayıs 2007 01:01  
Anonymous Adsız dedi ki...

kızartma atom bombasından daha tehlikeli imiş haberiniz olsun..
saygılar

14 Mayıs 2007 22:07  
Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

@ Ece hanım.. belki bundan sonra neden kızartma yiyemeyeceğimi, sizin cevabınız ile açıklamak durumunda kalacağım ;)

Teşekkür ederim,

14 Mayıs 2007 22:12  

Yorum Gönder