21 Aralık 2006

Konuşun, Ya da Sonsuza Kadar Susun..

Sayın blog sakinleri ve değerli blog yazarları,

Bloglar vesilesi ile bilgi ve düşüncelerimizi paylaşarak hayata karşı biz de varız mesajını veriyor, ve yaşamın tüm isyan edici bunalımlarına inad duruşumuzla doğruluk dürüstlük yolunda mücadelemizi sürdürüyoruz.

Kimimiz bu maraton için nefesini yetiremiyor, yazmayı bırakıyor; sosyo ekonomik problemleri bahane ederek bloğunu kapatıyor. Kimimiz de yazmanın artık işkence olduğu bir döneme giriyor, ve huzuru sessiz kalmakta buluyor..

Link: Şikayet KutusuBu mektup bloğumda karşılaştığınız gördüğünüz sorun ve problemleri açık bir dil ile ifade edebilmeniz için hazırlanmıştır. Eleştiri ve önerilerinizi yazabilirsiniz; memnun olurum, olumsuz yargılara açığım. Üzülüp incinirim diye düşünerek yazmamazlık yapmayın, her ne rahatsızlığınız şikayetiniz varsa yazın.

Tabi, lütfen sınırlarınızı da çizin. İnternete, milyonlara açık olan bir sitede özel ismiyle yazan bir kardeşinizi nefsi davranarak rencide edecek şekilde anlayıp dinlemeden, sebepleri araştırmadan, gerekçe ifade etmeden kınamayın ayıplamayın.

Geride kalan şu 18 ay boyunca sizlerle beraber olmak beni mutlu etti, her birinizin ayrı bir yeri değeri var kalbimde. Kusurumuz, yanlışımız, ihmalimiz çok olmuştur. Özür beyan ederim, kabul edin..

Kabalıklarımı, taşkınlıklarımı mâzur görün.. Hayat'ın çekilmez bir hâle dönüştüğü ânlarda soluğu burada aldım, yaşamın yükünü taşıyamadığım zamanlarında bana dert yoldaşı oldunuz, derdimi paylaştınız...

Rabbim hepinizden râzı olsun, varsa hakkımı helal ediyorum. Sizler de hakkınızı helal edin inşâallah.. Yalan dünya kimseye kalmıyor ki; bana da kalmayacak, size de.. Bu sebep ile hayr konuşalım, hayrı tavsiye edelim her daim, hatâlarımıza karşı uyarıcı ve nasihat edici olalım..

İş bu halde, mesele anlaşılmış olsa gerek efendim.

İllâ ki yazmak zorunda hissetmeyin kendinizi, biz böyle bir fırsat sunuyoruz ya; vazifemizi yapmış ve özgür düşünceye saygı sorumluluğumuzu yerine getirmiş olarak kabul ediyoruz kendimizi.

Kâzım Mızrak

1 Yorum:

Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

Bu postayı sabah evden çıkarken yazdım, alel acele yazılmıştı.

Canımı sıkan - nahoş gördüğüm - bazı ifadeleri değiştirdim, yeniden düzenledim.

Yine de tam anlamıyla oldu diyemiyorum, napalım aklımız bu kadarına eriyor işte..

Hâsıl-ı kelâm, allasam da pulsam da testinin içindeki belli ediyor kendini :)

Aciz-i Mutlak,
Kâzım Mızrak

22 Aralık 2006 00:17  

Yorum Gönder