2 Kasım 2006

Bir hilal uğruna yâ Rab, ne güneşler batıyor!

Mehmet Akif Ersoy

***

Unutulmaması
gereken bir dize.

Ya da unutmamam,
gereken...

3 Yorum:

Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

Biliyorum, kahroluyorsun gördüklerine ve de duyduklarına.

Sen ölünce, peki?!

***

Hepsi kim kime dum duma yaşamayı sürdürecek, bak buna emin ol, ve sakın bu sözüme karşı bir şüphe duyma.

***

Bu kavga senin evlat, bu savaş senin. Önüne bak, kendin için mücadeleni ver, kazanılacak bir Cennet var...

***

Sebep - sonuç ilişkisine göre asla bir tesadüf olarak varlık kazanmadın.

Nasıl bir sebeple yaratıldıysan, işte öyle de bir sebep üzere yaşıyorsun.

Va evlat, ölümün de sebepsiz yere olmayacak.

Düşün bir...

***

[Not: "Sebep - sonuç ilişkisine göre yaratılış kuramı" yazısı, ileri bir tarihde kaleme alınacaktır inşâallah.]

4 Kasım 2006 00:07  
Anonymous Adsız dedi ki...

"Bu kavga senin evlat, bu savaş senin. Önüne bak, kendin için mücadeleni ver, kazanılacak bir Cennet var..."

4 Kasım 2006 01:50  
Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

...hoşgeldin Esin kardeş

***

Bu dünya kimseye kalmaz efendim; kimi günahlarn kökeninde, benim neyim eksik sevdası ve kıskançlığı vardır.

Siz de bunu farkettiniz mi bilemiyorum.

***

Böyle bir ruh hâli genellikle orta öğretim talebelerinde görülmeye başlar, zihin kendisine örnek alabileceği bir profil aramaktadır bu dönemlerde.

Manevi eğitim sağlıklı bir şekilde verilemezse, üniversite ve gençlik dönemlerinde devam eder bu maraziyet.

Kişi, o şöyle giyiniyor da ben niye böyle giyinmiyorum, benim neyim noksan der!

O gezmeye, tozmaya gidiyor da, ben niye camiye gidiyorum der!

Özenti, kıskançlık, çekememezlik, heves, arzu, ihtiras gibi duyguların kışkırtılmasıyla günaha, bir diğer anlamda bâtıla sapılır.

***

Netice olarak, günümüz Türkiye'sindeki manevi hastalıklarıdan birisi de budur; batıya özenti.

Giyim tarzına, kültürüne, yemesine, içmesine, arkadaşlık ilişkilerine, serbestliğe, sınırları tahrif edilmiş özgürlük anlayışına..

***

Çoğunluk tercih ediyor diye, bir yaşam tarzı doğru kabul edilemez.

Akıl ve mantık mevzu bahis yaşam tarzı ile çelişiyorsa, orada yanlış vardır.

Günümüzde çoğu bayan tesettürden uzaklaşıyor, bu durum açılıp saçılmanın doğru bir uygulama olduğunu göstermez.

Günümüzde çoğu kimse namaz kılmıyor, bu durum namaz kılanların emeklerinin boşa çıkacağı anlamına gelmez.

Yanlışa özenilmemelidir diyorum, ve konuyu noktalıyorum.

***

İnsan, kat'i sûretle önce kendisinden mes'ûldür!

Tebliğ, sonra gelir...

4 Kasım 2006 03:59  

Yorum Gönder