29 Mayıs 2006

Ait Olduğun Yerde mi Yaşıyorsun?

Akdenizin suyu tuzluydu, Karadeniz ise o kadar da tuzlu sayılmazdı. Demek ki bakmak yetmiyordu bazı zamanlar; insan nasıl olur da tuzlu suyu tuzsuz diye içebilirdi ki.

Saçmalık, diyerek bitiriverdi sözünü. Benim yerim Antartika olmalı, orası buralar gibi acı değildir; ya kalıp ölücem ya da kaçıp yaşayacağım...

-:- Ölüm de Var -:-

Bu yazı, http://hayalheybesi.blogspot.com/2006/05/bir-de-byle-bak.html adresindedir.

2 Yorum:

Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

...kaçmak kelimesini kendimle örtüştüremedim. Lâkin ne hâlde olduğumu da gizleyemem.

Sorunlar, sıkıntılar, ısdıraplar karşısında hep kaçan taraf oldum gibi...

29 Mayıs 2006 18:24  
Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

Akşamdan beridir, kaçmak fiilindeki anlamı düşünmekteyim; içime dert oldu.

Olmaz yaa diyip duruyorum; nasıl kaçarım ben :)

***

En sonunda bu fiili kullanırken, Dünya'ya sırt çevirmek şeklinde düşünmüş olduğuma kanaat getirdim.

Kalmak fiili, dünyevi hayatın zevk ve lezzetlerine rağbet etmek anlamına gelmekte; böyle bir yaşam tarzında ızdırap vardır.

***

Mesela çok sevdiğiniz eşiniz bir süre sonra yaşlanıp iki büklüm oluveriyor, oysa siz onu genç haliyle sevmiş aşık olmuştunuz.

Şimdi ise yaşlı bir ihtiyar olup çıkmıştır karşınıza.

İşte elem burada başlar; yaşlı bir kadın ile bir ömür geçmez ki :)

Hem geçse bile, sevdiğimiz insanı ölüm vesilesi ile toprağa verdiğimizde, yine bir ayrılık acısı kalbimize çöreklenecektir.

***

Biz de diyoruz ki, Dünya'da kalmayalım ve yüzü güzel görünüp nefse hoş gelen bu aldatmacadan kaçalım (hicret edelim)!

Nereye peki, imân'ın güçlü kalesine elbette ;-)

Akıllı Çocuk,
Kâzım Mızrak

29 Mayıs 2006 23:32  

Yorum Gönder