21 Mayıs 2006

Gözlerini kapat:

Uyuyor olduğunu düşün,
ve bu da bir kabus olsun.

Bekle, bitecek :)

> Sonu gelmez denilen
kaç bahar mevsimi, güz oldu...

- Bilmiyor değilsin!

12 Yorum:

Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

-:- Tracy Chapman -:-

There is fiction in the space between
The lines on your page of memories
Write it down but it doesn't mean
You're not just telling stories
There is fiction in the space between
You and me


There is fiction in the space between
You and reality
You will do and say anything
To make your everyday life
Seem less mundane
There is fiction in the space between
You and me


There's a science fiction in the space between
You and me
A fabrication of a grand scheme
Where I am the scary monster
I eat the city and as I leave the scene
In my spaceship I am laughing
In your remembrance of your bad dream
There's no one but you standing


Leave the pity and the blame
For the ones who do not speak
You write the words to get respect and compassion
And for posterity
You write the words and make believe
There is truth in the space between


There is fiction in the space between
You and everybody
Give us all what we need
Give us one more sad sordid story
But in the fiction of the space between
Sometimes a lie is the best thing
Sometimes a lie is the best thing

-:- Telling Stories -:-

21 Mayıs 2006 21:22  
Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

-:- Link -:-

Tracy Chapman hakkında bilgi
edinilmek isteniyorsa:

http://about-tracy-chapman.net/


-:- Link -:-

21 Mayıs 2006 21:49  
Blogger deepness dedi ki...

Haklısın, hayat, her başlangıcın insanı bir sona doğru taşıdığını, çok önceleri öğretti bana. Farkında olmadan bana bir tavsiyede bulundun..tşkler.

22 Mayıs 2006 10:10  
Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

"Haklısın, hayat, her başlangıcın insanı bir sona doğru taşıdığını, çok önceleri öğretti bana."

@ Deepness

...ben de öğrendim, bu sebeple de yeniden başlamaları tavsiye ediyorum kendime.

Lakin yine aynı yoldan giderek değil Deepness, baltayı tekrar tekrar taşa vurmayalım!

Bir yerler de yanlış hesaplar mı yapıyoruz acaba :)

****

Evet her bir bahar eninde sonunda güz mevsimine varıyor.

Günden güne yaşlanıp eskiyoruz, dün gibi yaşanan hangi aşktan haber verebilirsiniz ki bana?!

Çok şükür bunu idrak edebildim şu yaşta; belki çok geç oldu ama asla bitmiş sayılmaz; yenide başlayacağım, sevmeye ve de sevilmelere ;-)

İnadına Yaşamak,
Kâzım Mızrak



-:- Dip Not -:-

Kalpden gönülden Allah diyebilmeyi diliyorum, ve bu sözü utanmadan söylemek söylemek ve söylemek istiyorum.

Hakkımda kim ne derse desin, maddi manevi kaybettiklerime üzüntü duymayacağım; bugün sahip olduklarım dünde zaten yoktu ki!

Bugün de bana ait olmayan, yarın da elbette elimden alınacaktır...

***

Aklım iradem başka bir güzellik bilmiyor, her ne varsa nefsimi cezbeden O'ndan gelip O'na gidiyor.

Biz bir güneşin aynaya vuran yansımasına kapılıp, muhabbet ediyoruz o hayale; oysa kendisi ne denli güzeldir ki, akıl eresi değil.

Sonra güz mevsimi geliyor Deepness, o ayna çatlayıp kırılıyor; biz sanıyoruz ki mahrum kaldığımız esasen güneşin kendisidir!?

Hiç öyle olur mu; tefekkür, tefekkür illâ tefekkür!

***

Nefsimizin bize eşi benzeri olmayan olarak gözterdiklerine ölümüne muhabbet etmeyelim. Fakat öyle bir şuûr ile sevelim ki her yaratılmışı; ne sahip olduğumuza sevinelim, ne de kaybettiğimize üzülelim.

Yan ki Göresin,
Kâzım Mızrak

22 Mayıs 2006 15:51  
Blogger cenkunal dedi ki...

Gözlerini kapatmadan uyuyan o kadar çok insan var ki...
Ve mevsimleri hiç farketmeden kaçırıp geçiren...

22 Mayıs 2006 21:54  
Blogger deepness dedi ki...

İnsanlar aslında yanlızlar. Gerçek bu. Herşeyin sahte olduğu gerçeğini görmekten kaçıyoruz hep.

22 Mayıs 2006 22:01  
Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

Gözlerini kapatmadan uyuyan o kadar çok insan var ki...

@ Cenk Ünal

...acaba ben de mi böyle bir insanım diye düşünerek, öz eleştiride bulundum; cevabı evet oldu.

Uyanmak için de çaresizce çırpınıyorum; hakkımızda hayırlısı olur inşallah diyelim :o)

22 Mayıs 2006 23:43  
Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

Herşeyin sahte olduğu gerçeğini görmekten kaçıyoruz.

@ Deepness

Kaçmayanlar kendilerini kandırma yolunu seçiyorlar, ben de bunu yaptım.

Yalnızlığıma dost aradım ve bloğumu buldum, onunla dertleşiyorum; aslında şikayetci de değilim bu durumdan.

Çünkü sürekli kendimi düşünüyorum, ne olduğum üzerine kim olduğum üzerine sorgulamalarda bulunuyorum; hatalarımı yanlışlarımı değerlendiriyor, yapılması gereken doğruları arıyorum.

Lakin burası gerçekten de bir boşluk, gerçeklik yok; adı üzerinde hepimiz de sanalız Deepness.

Ömrümü burada tüketmekten endişe duyuyorum açıkcası :)

22 Mayıs 2006 23:44  
Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

@ Deepnes

...her şey sahte, ben bu ifadeye iyi takıldım ama...

Eğer öyleyse neden, hep bir üzüntü halinde oluyoruz ki; öyle olmayalım, diyorum :)

- Sağol Deepness, bu mevzu üzerinde düşüneceğim.

22 Mayıs 2006 23:57  
Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

@ Cenk Ünal

...abi, mevsimleri kaçırdığımızı farketmek çok acı oluyor, hem de çook ;-)

Ama nihayetinde tekamül denilen şeyin adı da bu değilmiydi zaten.

***

Biraz daha sabır edelim abi, dayanmalıyız; bizi bekleyen ne güzel günler var daha...

Siz de daha yolun yarısında sayılırsınız, aramızda 10 yaş var, ne ki :o)


-:- Dip Not -:-

Karanlık denizlerde dev fırtınalar ile boğuşurken, bize fener olup acizane ışık tutan insanlara sözüm; teşekkür ederim sizlere, sağolun!

Sizlere öfke duyuyorum, çünkü bi türlü sizin gibi olamıyorum ben; imreniyorum hayata karşı duruşunuza.

Sizleri içten içe kıskanıyorum da; işte öfkem de bundan kaynaklanır.

Hakkınızı helal ediniz...

İnşallah ben de bir gün sizler gibi hayat dolu olurum ve dalgalar arasında kaybolan gemilere güneş olup doğarım :o)

Belki Bir Gün,
Kâzım Mızrak

23 Mayıs 2006 00:15  
Blogger cenkunal dedi ki...

Gözlerimiz gönüllerimize açılan küçücük pencereler sadece.
Allah gönülleri alemlere açık olan kullarından eylesin.Amin.

28 Mayıs 2006 01:15  
Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

@ Cenk Ünal

...neden diyorum, Rabbim, bana günaha erişecek (veya düşünecek) gücü neden veriyorsun?

gün olur bunu da anlarız ya abi, biraz daha ilim diyorum.

henüz vakit (hakikati idrak edebilmek) tamam değil galiba.

bekliyoruz, bakalım yarınlar bize ne getirecek!?

şunun farkındayım ama, Dünya'da yaşamak bana göre değil.

insan hasta olup yatağa düşünce anlıyor her bir hevesin zevkin tutkunun beyhude olduğunu.

şükür biz ayaktayız şimdilik, ama gün olur yatağa düşeceğimiz vakit de gelir ya ;-)

28 Mayıs 2006 02:59  

Yorum Gönder