22 Nisan 2009

Mâlik

Ey insan! Sen kendine mâlik değilsin. Sen, kudreti nihayetsiz bir Kadîr, rahmeti hadsiz bir Rahîm-i Zât-ı Zülcelâl'in memlûküsün. Öyle ise sen, kendi hayatını kendine yükleyip zahmet çekme; çünki hayatı veren odur, idare eden de odur.

Hem dünya sahibsiz değil ki, sen kendi kafana dünya yükünü yüklettirerek ehvalini düşünüp merak etme; çünki onun sahibi Hakîm'dir, Alîm'dir. Sen de misafirsin; fuzulî olarak karışma, karıştırma.

Hem insanlar, hayvanlar gibi mevcûdât, başı boş değilller; belki vazifedâr memurdurlar. Bir Hakîm-i Rahîm'in nazarındadırlar. Onların âlâm ve meşakkatlarını düşünüp, ruhuna elem çektirme. Ve onların Hâlık-ı Rahîm'inin rahmetinden daha ileri şefkatini sürme.

Hem sana düşmanlık vaziyetini alan mikroptan tâ taun ve tufan ve kaht ve zelzeleye kadar bütün eşyanın dizginleri, o Rahîm-i Hakîm'in elindedirler. O Hakîm'dir, abes iş yapmaz. Rahîm'dir, rahîmiyeti çoktur. Yaptığı her işinde bir nevi lütuf var.

Risale-i Nûr .: Sözler .: 32. Söz

Mâlik: Mülkün sahibi.
Kadîr: Kudretli, güçlü.
Zülcelâl: Büyüklük sahibi.
Memlûk: Köle.
Ehvâl: Korkular.
Alîm: Sonsuz ilim sahibi.
Fuzûlî: Gereksiz, fazlalık.
Âlâm: Elemler, acılar.
Tâun: Veba, salgın hastalık.
Kaht: Kıtlık.

0 Yorum:

Yorum Gönder