13 Şubat 2013

3 Yorum:

Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

@ Adsız

Hayatın en zor sınavlarını insanlara karşı verdiğim doğrudur, evet kesinlikle bu doğrudur.

Ne yapmalı, nasıl yapmalı hâlâ anlayabilmiş.. bu işi çözebilmiş değilim.

O kadar zorlanıyorum ki, bazen insanları anlayamıyorum.. yoksa kendimi mi anlatamıyorum.?!

İnsanlar kendi bildiklerini okuyor, onlara göre doğru dediğimiz şey kendi bildikleri: Biz buna bağnazlık diyoruz.

Kimileri de, durmadan konuşuyor.. Allah'ım diyorum yeter artık, bu insan ne anlatıyor, neyin kavgasında...!?

Karşısındaki insanı hiç düşünmüyor, sadece konuşuyor. Bana müslümanlığı anlatıyor, islamı anlatıyor, Allah'ı anlatıyor..

Anlatma, ne olur anlatma, sus diyorum kendi kendime, sus ve yaşa: Her yanın ego, her yanın enaniyet, her yanın kendini beğenmişlik.

Not.

Bu sabahın, iç döküntüleri.

...

15 Şubat 2013 09:34  
Anonymous Adsız dedi ki...

özür:ben kendimi anlamıyorum ki sizleri anlaya bileğim. artık kavgam kendimle.insanlar beni anlamadı köşeye çekilip bari kendimi anlıyayım dedim şimide. o kadar çok döküntülerim birikti ki : döksem bitmez benimde.şu kendimi anlamamamın kavgası bir bitse!sahiden hastaymışım ben!

15 Şubat 2013 10:21  
Blogger Bâd-ı Sabâ dedi ki...

@ Adsız

Özür dilemişsiniz, öyleyse ben de affediyorum sizi, aslında niye özür dilediğinizi pek düşünmeden, ya da niye affettiğimi pek düşünmeden, çünkü özür dilemek ve affetmek ne güzeldir.

Ancak size dair değildi esasen söylediklerim, hayat yükünden bahsediyordum. Çok bilenlerden..! Siz bu sınıfa girmiyorsunuz bence; daha çok, sükûtun sükûnusunuz siz.

Bu fotoğrafdaki çiçek gibi...

Güçlü ol, Lütfen.

Umudunu kaybetme,

15 Şubat 2013 13:33  

Yorum Gönder